Duanın Fazileti, Önemi ve Hayatımızda ki Yeri

Duanın Fazileti, Önemi ve Hayatımızda ki Yeri

Dua, kulunun Allah Teala’ya karşı uygulaması gereken, kulluk vazifesini yapma şeklidir. Dua, Allahü teâlâya yalvararak muradını istemektir. Dua mü’minin silahıdır. Dinin temel direklerinden biridir.

Ey Resûl-i Ekremim! Benim kullarım “Rabbi-miz uzakta mıdır, yakında mıdır?” diyerek sana beni sordukları zaman sen onlara cevap ver ki: Ben onlara pek yakınımdır. Bana duâ eden kulumun duasını kabul ederim. Dua ettiğinde benden duâlarının kabulünü istesinler. Ve bana îman etsinler. Umulur ki onlar imanları ve duaları sebebiyle doğru yola vasıl olurlar ve irşâd olunurlar. “(Bakara Suresi, 186)

Dua, gelmiş olan dertleri, belaları giderir. Gelmemiş olanların da gelmelerine mâni olur.Çünkü, Peygamberimiz, “Dua belayı önler.” buyurmuştur.

Duâ etmek, namaz, oruç gibi ibâdettir. Allahü teâlâ, “Bana ibâdet yapmak istemiyenleri, zelîl ve hakîr yapar, Cehenneme atarım” buyurdu. Allahü teâlâ, herşeyi sebep ile yaratmakta, ni’metlerini sebeplerin arkasından göndermektedir. Zararları, dertleri def’ için ve faydalı şeyleri vermek için de, duâ etmeği sebep yapmıştır. Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki:

“Duâ, ibâdetin aslı ve özüdür. Allah katında duâdan makbûl birşey yoktur. Duâ yetmiş türlü kazâyı önler. Ömrün bereketini artırır.”

“Kaza, ancak ve yalnız duâ ile durdurulur.”

İmâm-ı Rabbânî hazretleri, “Duâ, kazâyı, belâyı defeder”  buyurdu.

Duânın yapılması  mukadderata bağlıdır. Takdirde duâ varsa elbette yapılır. Duânın belâyı önlemesi kazâ ve kaderdendir. Nitekim Peygamberimiz, “Kader, tedbir ile, sakınmakla değişmez. Fakat kabûl olan duâ, o belâ gelirken korur.” buyurmuştur.

Peygamber efendimiz, “Allahü teâlâya günah işlemiyen dil ile duâ edin!” buyurunca, böyle bir dilin nasıl bulunacağı soruldu. Bunun üzerine “Birbirinize duâ edin! Çünkü ne sen onun, ne de o senin dilinle günah işlemiştir” buyurdu.

Duanın halis niyetle yapılması gerekir. Allahü teâlâ, “Bana hâlis kalb ile duâ ediniz! Böyle duâları kabûl ederim” buyurdu.

Duâ şartlarına uygun yapılmalıdır. Peygamber Efendimiz, “Duânın kabul olması için iki şey gerekir. Duâyı ihlas ile yapmalıdır. Yediği ve giydiği helaldan olmalıdır. Müminin odasında, haramdan bir iplik varsa, bu odada yaptığı duâ kabul olmaz” buyurdu.

Haram lokma yiyenin duâsı kırk gün kabûl olmaz. Duâ ihtiyacı gideren, saâdete kavuşturan kapının anahtarıdır. Bu anahtarın dişleri, helâl lokmadır.

İlahi! Herkesi sıkıntıdan kurtaran yalnız sensin. Bizi dünyada ve ahiret de sıkıntıda bırakma! Muhtaçlara, herşeyi gönderen, yalnız sensin! Dünyada ve ahiret de hayırlı, faydalı olan şeyleri, bize gönder! Dünyada ve ahiret te, bizi kimseye muhtaç bırakma! Amîn.