Gece Evden Çıkarken Hangi Duayı Okumalıyız?

 
Bismillâhirrahmânirrahıym* İnne fî halkıs semâ- vftti vel erdi vahtilâfil leyli ven nehâri le âyâtin li ülil el- bâb* Ellezîne yezkürûnellâhe kıyâmen ve kuûden ve alâ cünûbihim ve yetefekkerûne fî halkıs semâvâti vel ard, rabbenâ mâ halakte hâzâ bâtılen sübhâneke fe kınâ azâ- ben nâr* Rabbenâ inneke men tüdhılin nâra fe kad ah- zeyteh, ve mâ Hz zâlimîne min ensâr* Rabbenâ innenâ se- mı’nâ münâdiyen yünâdî lil îmâni en âminû bi rabbiküm fe âmennâ, rabbenâ fağfır lenâ zünûbenâ ve keffir annâ seyyiâtinâ ve teveffenâ meal ebrâr* Rabbenâ ve âtinâ mâ veadtenâ alâ rusülike ve lâ tuhzinâ yevmel kıyâmeh, inneke lâ tuhlifül mîâd* Festecâbe lehüm rabbühüm ennî lâ üdıy’u amele âmilin minküm min zekerin ev ünsâ ba’- duküm min ba’d, fellezîne hâcerû ve uhricû min diyârihim ve ûzû fî sebîlî ve kâtelû ve kutilû le ükeffiranne anhüm seyyiâtihim ve le üdhılennehüm cennâtin tecrî min tah- tihel enhâru sevâben min ındillâh* vallâhü ındehû husnüs sevâb* Lâ yeğurranneke tekallübüllezîne keferû fil bilâd* Metâun kalîlün sümme me’vâhüm cehennem* ve bi’sel mihâd* Lâkinillezînettekav rabbehüm lehüm cennâtün tecrî min tahtihel enhâru hâlidîne fîhâ, nüzülen min ındillâh, ve mâ ındellâhi hayrun lil ebrâr* Ve inne min eh- lil kitâbi le men yü’minü billâhi ve mâ ünzile ileyküm ve mâ ünzile ileyhim hâşiıyne lillâhi lâ yeşterûne bi âyâtillâhi semenen kalîlâ, ülâike lehüm ecruhüm inde rabbihim, innellâhe seriy’ul hısâb* Yâ eyyühellezîne âmenusbirû ve sâbirû ve râbitû vettekullâhe lealleküm tüflihûn*
Cenabı Ecelli A’lâ buyuruyor:
“Muhakkak yerin ve göklerin yaratılışında, gece gündüzün ard arda gelişinde akıl sahipleri için elbette ibretler vardır. Onlar ki Allah’ı ayakta, otururken ve yattıkları halde zikrederler ve göklerle yerin yaratılışını tefekkür ederler:
“Ey bizim Rabbimiz! Sen bunları boşuna yaratmadın. Seni noksan sıfatlardan tenzih ederiz. Bizi cehennem azabından koru. Ey bizim Rabbimiz! Sen kimi o cehenneme sokarsan onu elbette rüsvay etmişsindir. Zalimlerin yardımcısı yoktur. Ey Rabbimiz! Gerçekten Rabbinize iman e- diniz diye imana davet eden bir münadî işittik ve îman ettik. Ey Rabbimiz! Günahlarımızı mağfiret et ve kabahat- larımızı bizden keffaret buyur ve bizleri ermiş kullarınla beraber yanına al. Ey Rabbimiz! Peygamberlerine karşı vaad ettiğini bize de ver ve bizi kıyamet gününde rüsvay etme, şüphe yoktur ki Sen va’dinden dönmezsin” (derler). Rabbi- leri de onların dualarını kabul buyurdu: “Ben sizden erkek ve kadın hayır işleyenin işlediğini boş çevirmem, siz birbiri- nizdensiniz. Onlar ki, hicret eden ve yurtlarından çıkarılan ve benim yolumda işkence olunan ve cihada gidip de bu uğurda öldürülenlerin günahlarını eibette affedeceğim.
Gece evinden çıkan kimsenin okuyacağı dualar
Onları altından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu Allah indinde mahz-ı lutf ve keremdir. Sevabın da en güzeli Allah nezdindedir. Kâfirlerin refah içinde diyar diyar gezip dolaşmaları sakın seni aldatmasın. Az bir zevkten sonra onların gidecekleri yer cehennemdir ve o ne kötü yerdir! Lâkin o Allah’tan korkanlar için altından ırmaklar akan cennetler vardır, orada ebedî kalırlar. Allah nezdindeki ise ermişler için daha hayırlıdır. Şüphesiz ehl-i kitap içinde, Allah için hakka boyun eğdikleri halde Allah’a, size indirilene ve kendilerine indirilene iman edenler vardır. Onlar Allah’ın a- yetleri ile değersiz şeyleri satın almazlar. Onların ecirleri Rabblerinin yanındadır. Şüphe yok ki, Allah hesabını çabuk yapar. Ey iman edenler! Sabredin ve sabır yarışında düşmanlarınızı geçin ve serhatlerde düşmana gözcü olun ve Allah’tan korkunuz ki, felah bulasınız.”
Bu ayetlerin fazileti:
Geceleyin uyanıp da evinden çıkan kimsenin semaya bakarak bu ayetleri okuması müstehaptır.
Abdullah b. Ömer (r.a.) hazretleri demiştir ki: “Hazreti Aişe’ye: “Rasulüllah’tan gördüğün şeyle- ıııı en ilgincini bana haber ver.” dedim. Bunun üzerine u- /ıın bir müddet ağladıktan sonra dedi ki:
“Onun her işi acaibattandı. Bir gece bana geldi, yorganıma girdi, hatta cildime ilsak edip sonra da buyurdu l<ı: “Yâ Aişe! Bu gece Rabbime ibadet etmek için bana izin verir misin?”
Ben de:“Yâ Resulellâh! Ben senin yakınlığını ve muradını da severim, sana izin verdim.” dedim.
Kalktı, odadaki su kırbasının yanına vardı, abdest .ildi, suyu çok dökmedi. Sonra namaza durdu. Kur’an okuyup ağlıyordu. Sonradan iki ellerini kaldırdı, yine ağlıyordu. I latta gözyaşlarının yeri ıslattığını gördüm. Bundan sonra Kılali Habeşî (r.a.) gelerek sabah ezanının vaktini bildirdi, baktı ki ağlıyordu: “Yâ Resulellâh! Allah senin geçmiş ve gelecek günahlarını bağışladığı halde niçin ağlıyorsun?”
“Yâ Bilal! Ben Allah’a şükreden bir kul olmayayım mı? Nasıl ağlamayayım. Allah Teala bu gece: “İnne fi halkıs scmâvât… (ayetlerini) indirdi. Vay bunları okuyup da tefekkür etmeyene.” buyurmuşlardır.”