40 Esmai Erbain idrisiye Duası ve Fazileti

40 Esmai Erbain idrisiye Duası ve Fazileti

40 Esmai Erbain - idrisiye Duası ve Fazileti
40 Esmai Erbain – idrisiye Duası ve Fazileti

MUHABBET İÇİN, BİR İŞİNİ BİRİNE YAPTIRMAK İÇİN, HAFIZA İÇİN, ÖLENİN (İMANLI OLMASI HALİNDE) KORUNMASI İÇİN, DEVAMLI BU İSMİ SIK SIK OKUYANIN İŞLERİ KISA ZAMANDA YOLUNA GİRER. (ERBAİN İDRİSİYEDEN)



MUHABBET İÇİN VE ZARAR GELECEĞİNE İNANDIĞINIZ BİRİNİN ZARARINDAN KURTARMAK İÇİN BELİRTİLEN MİKTARDA OKUMANIZ KAFİDİR İNŞALLAH…

Birinci İsim:

Sübhâneke lâ ilâhe illâ ente yâ rabbe külli seyin ve vârisehü ve râzikahü ve râhimeh.

Esmai İlâhiyeden bir ismi şerifide «Ya Rabb» dır Yani (Ey terbiye eden).

Manâsı:

«Ortağı ve benzeri olmayan ey sübhan Allah! Bütün noksanlıkdan ve acizlikden münezzehsin. Şânı-na layık olan kemal sıfatlarınla mevsuf ve hakkıyla mâbud olan ancak Cenâb-ı İzzetindir. Hevai nefsimle İkameti ubudiyetden firar etmiş, zulmeti beşeriyet ile zayıf, naçar, zelili serkerdan (hakir ve serseri) ve bime-cal (güçsüz, takatsiz) kaldım. Ey Âlemlerin Rabbi! Elimden tutanım Sensin. Nice yüzbin âlemi var eyle-din. Celâl sıfatına mazhar olanları kahr, celâl ve azametinle terbiye eden Sensin. Cemâl sıfatına mazhar olanları umum lütuf, rahmet ve inayetinle terbiye eden

Esmai îdrisiyenin birinci ismi olan bu isim üç kaynak eserde ‘Sübhaneke lâilahe illâ ente Ya Rabbe külli şeyin ve va-risühü» diye geçiyor. Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevî Hazretlerinin Mecmuatül Ahzab isimli eserinde ise yukarıdaki isme «Ve Razikahu ve Râhimehu» ilavesi de vardır.
Sensin. Hicabı zulmaniyetden (karanlık perdelerden) aciz, naçiz kalbimi halâs edip envan lûtufu hakkaniyetine mazhar eden ve Rahmet nazarına nazar ettiren Sensin.
Ya Rabbi!
Bütün âlemler mahv ve yok olmağa mahkûm. Sen ise bakisin.

Havass ve Esrarı:

Bütün ekâbir (büyükler, ileri gelenler) bu esmaya rağbet etmişlerdir. Her kin bu ismi okusa insanların çoğu ona muti olurlar. Şek ve şüphe yoktur.
• Her kim bu İsmi vird edinip devamlı ve çok okusa gönlü hidayet nuruyla nurlanır. Her muradı ve maksudu yerine gelir.
• Eğer bir kimsenin ekâbir katında bir dileği, haceti olsa; onun huzuruna varıp önce 17 kere ona karşı okumalıdır. Allah Teâiâ onun muhabbetini elinde olmayarak gönlünde peyda eder. Okuyanın ne muradı varsa hasıl olur.
• Eğer bir kimse bir mahbubu (güzeli) sevse; o da ona cefalar etse; bu şerefli ismi karşısında 17 kere okusa muradı hasıl olur.
• Eğer bir kimsenin dünyalık sebeblerden bir haceti olsa; Pazar gününün birinci saati güneşe ta-âllukdur. Bu saatde yani Pazar günü güneş doğarken niyet edip 124 kez okusa muradı hasıl olur.
• Eğer bir gönül haceti olsa sevdiği kimse yüz vermese Pazar günü gusül edip 121 defa bir yenir taam üzerine okuyup ona yedirse hemen onun hayaline düşer. Seksiz ve şüphesiz ona muti olur ve onsuz karan kalmaz. Mücerrebdir.
Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurdu ki:

Bu ismin iki çeşit hassa’sı vardır.

• Birincisi: Bir kimse günde 70 kere bu şerefli ismi zikir etse de ekâbirden bir dilek ve haceti olsa husule gelir ve o kimse mahbub’ül kulub (Kalblerin sevgilisi) olur.
• İkincisi: Bir kimse halvetde (tenha yerde yalnız başına) günde 7000 kere olmak üzere 40 gün bu ismin zikrine devam etse Cenâb-ı Hakkın vahdaniyet sırrına âşinâ olur. Hikmet kaynaklan açılıp İlâhî bilgiden nasibini alır.
• Bütün yaratılmışlardan selâmet bulur. Onlardan ona hiç bir zarar erişmez.
• Ve., bütün maksuduna kavuşur.
Fakat bu halvet tertibinin Mürşid-i Kâmü eliyle olması şartdır. Zira Yunus Aleyhisselâmın Balığın karnında 40 gün bu şekilde zikre devam etmesi; Halvet makamında zikirdir ki; o zaman cinsinden mürşid yoktu. Ama bizzat Cenab-ı Hakk o halvetde terbiye etdi. Kıssasından malûmdur.
• Ekâbir katına varıp karşısında 7 defa okuyup üstlerine üfürseler; o ekâbirin muhabbeti o kimseye düşer, gönlü sever.
• Her kim bu şerefli ismi (duayı) çok okusa; müşkül nesneler açılır. Şek şüphe gönülden gider.
• Bir kimsenin bir kimseden dünyalık haceti olsa; Pazar günü güneş doğarken haceti için niyet edip 24 kez bu şerefli ismi (duayı) okusa o haceti yerine gelir, seksiz şüphesiz.
• Bir kimsenin sevdiği ram olmasa, o kimse önce gusül etsin. Temiz elbise giysin ve bir yenir nesne üzerine 120 defa bu ismi şerifi okuyup-üfürüp yedirsin. Haliyle muti olur.

İkinci İsim:

Yâ ilâhel âlihetir rafîı celâlüh.

Esmai İlâhiyei Zâti’yeden bir ismi şerif de «Yâ İlâhel âlihe» dir. Yani Hakkıyla mâbud (İbadet edilen) ve ibadete müstehak yüce Allah anlamınadır.

Mânâsı:

Ey İlâhel ecellil aliyyül âlâl Tecelliyi Celâlin şirki hevayi ve zenbi vücudu muzmahil ve İfna edip nuru hakikatınla gönlüme sebat veren mabudu hakikim ve maksudu tahkikim İlâhî Sensin. Celâli izzetin gayet yücedir.

Havass ve Esrarı:

Eğer bir kimsenin eli dar olsa, fakir olsa halkın gözünde hakir olsa; 20 gün müddetle her gün bu şerefli ismi (duayı) 15 defa okumalıdır. Halkın gözünde yücelir. O kimseyi gören herkes büyük, ulu görür. O kimse artık fakir olmaz .
• Eğer bir kimsenin eli dar olsa; insanların nazarında itibarı olmasa ve buna hakaret nazarıyla baksalar; gerekdir ki; bu şerefli ismi (duayı) 20 gün müddetle her gün 15 kez okumalıdır. Allah Teâlâ’nın inayetiyle halkın nazarında muhterem olur, itimatlı olur.
• Eğer devamlı okursa ervah ki; bu şerefli isme (duaya) musahhardır; ona zahir olurlar (görünürler.).
Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:
• Bir kimse ihtiyaç yüzünden ve itibar yönünden işinde-gücünde sıkıntı çekse; günde 36 defa bu şerefli ismi (duayı) okumalıdır. Allah Teâlânın inayetiyle insanlar arasında itibar görür ve sıkıntılı durumu genişliğe tebdil olur.
• Eğer riyazatı kâmile ile tahareti zâhir’e ve bâtın’a (iç ve dış temizliği) üzere bir halvetde günde7000 kere bu esmai şerifi okumağa devam etse bilâ-vasıta (vasıtasız, doğrudan doğruya hakkdan yahut büvasıta (vasıta ile) ervah-ı âliye (kudsal ruhlar) icabetbuyurup Tankı hakka vuslatı (Cenab-ı hakkın yoluna ulaşmağı) anlatırlar. O kimsenin gönlü nuru İlâhi ile münevver olur. Nefsi heva ve zenbi vücud derunundan halâs bulup izret ve şeref hasıl olur.

Üçüncü İsim:

Ya Allâh ul Mahmûdu fî külli fiâlih. 

Esmai llâhiyeyi Zâti’yeden bir ismi şerif de «Ya Allah» dır.

Bu Esmai Erbainin (40 ismin) zikrinde her ismin basma harfi nida konulmuştur. Yâni «Ya» ile başlanılmıştır. Manâ bakımından Allah ism-i şerifi öbür isimlerin hepsini içerisine alır. Öbür isimlerde bu cem etme, toplama durumu yoktur. Harf-i nida, izhar-ı sa-dâ ve çağırmaktır. Ya falan! diye nida etmek gibi..

Mânâsı:

Ey iyilikle vasfolunmuş ve övülmüş olan Allahım! Ezelî ve ebedî olarak bütün işlerin şaibe-i zemmden (ayıplanacak, yerilecek durumdan) masun olup 18.000 âlemde belki nice 100.000 âlem içinde, âlem-i afak ve enfüsde zuhur eden efâl-i ulûhiyetin Mahbub ve mer-gub olarak övülmüş ve övülmektedir.

Havass ve Esrarı:

Eğer bir kimse Cuma günü gusül etse ve temiz elbise giyerek erken saatda camiye gitse; cemaatle namaz kıldıktan sonra camii içinde bir halvet yerde 200 kere okusa. Her ne niyet ve dilekde bulunmuşsa elbet-de o dileği hasıl olur. Eğer yağmur yağdırmak, zelzele kılmak ve yel esdirmek ve buna benzer ne varsa hepsi olur. Allah Teâlâ’nın inayetiyle.

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimse bu şerefli ismi günde 66 kez zikir etse; Allah Teâlâ’nın emri gereğince çirkin ahlâkı güzel ahlâka tebdil olur ve övülen, beğenüen işlerde bulunur.

• Bir kimse temiz bir mekânda temiz giyecek giymiş olduğu halde temiz yiyecek, içecekle kâmil bir riyazetde olarak halvet edip asla bir kimse ile konuşmayarak bu ismin zikri ile meşgul olsa; o kimse bir haftada tabakat-ı arz’ın acaip sırlarına muttali olur.

İkinci hafta semâların acaib sırlan zahir olur. Ki; bunlar âlem-i mülk esrarmdandır. Üçüncü hafta âlem-i me-lekut-u arz’ın, Dördüncü hafta âlem-i melekutu âlâ ve semâvât-ı âlânın acaib sırlan zahir olur. Erbain (40 gün) tamam olunca tasarrufu mevcudat îdâ’ olunur. (Mevcudata geçici olarak sahib olma durumu kendisine verilir) diye beyan olunmuştur. Bu durum Mürşid-i Kâmil marifetiyle meydana gelir. Ve bu erbain (40 gün) içinde bir kimse ile konuşsa; bu keşfin zuhuruna perde olur. Keza meskende, giyecekde ve aldığı gıdada şa-ibei haram ve şüphe olsa; yine bu istenilen, arzu edilen şeyler husule gelmez. Eğer bu mâniler (engeller)
olmazsa Allah’ın inayetiyle matlub (taleb olunan) hasıl olur.

• Eğer bir kimse namaz vaktinde güzelce abdest alıp temiz giyecek giyerek camiye gitse ve namazdan sonra 200 kere bu şerefli ismi okusa; eğer gökden güneşin ışığım indirmek dilese ve yıldırım şakıyıp yerin yarlmasını dilese dileği hasıl olur. Ama itikat ile dürüst okumalıdır. Hiç tekebbürlük etmemeli ve kin tutmamalıdır. Eğer böyle olmazsa korku vardır.

Dördüncü İsim:

Ya rahmâne külli sey’in ve Râhimeh. 

Esmai İlâhiyeden bir ism-i şerif de «Er Rahman» dır. Yani mü’min-kâfir ayırd etmeden çokça merhamet eden demektir.

Mânâsı:

Ey merhamet edicilerin merhamet edicisi olan Allahım! öyle merhamet edicisin ki; Tecelliyi celâli ulûniyetin satvati heybetinden velhü hayran olan bütün abid kullarına ve eşyai efride tecelliyi cemâl rahmetinin feyz âsânyle bila garazin vela ivazın mübalağa ile merhamet ve şefkat edicisin.

Havass ve Esrarı:

Bir kimse zalim ve mütekebbir olsa da» onun zulüm ve tekebbürlüğünün gitmesi istenilse bu şerefli ismi beyaz ipek üzerine misk ve zağferanla yazıp o mütekebbir ve zalimin kendi adım ve anasının adım da beraber yazmalı ve o kişinin yattığı yere gömmelidir. Fakat gömdüğü yer temiz olmalıdır. Eğer temiz olmazsa o kişinin ölmesinden korkulur. Böyle yapınca o kişinin yaramaz kötü huylan gidip iyi huylan hasıl olur inşaallah Teâlâ.

Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

Bu şerefli ismin havass ve esran iki vech üzeredir.

• Birincisi: Bir kimse gaddar, zalim ve halka zulüm ve cevrü cefa edici olsa; o kimsenin kendi ismini, anasının ismini bir ipek üzerine misk ve zağferanla yazıp o kimsenin her zaman sakin olduğu mekânına göm-meli ve bu şerefli ismi (duayı) günde 298 kere ıslahı niyetine okumalıdır. Islah olur. Bu ismi okumaya devam eden de ruhamadan olup halka şefkat ve merhamet eder.
• İkincisi: Bir kimse riyazât-ı kâmile üe halvete girip hayvani gıdalardan perhiz ederek savm-ı siva ile bu şerefli ismi okumağa devam ederse Allah Teâlânın inayeti ile bilkuvve müstead olduğu âsân nefeser Rahman bilfül zuhura gelir. Ve nice harikulade haller zuhur eder.

• Bir Mşinin bir kimse yanında bir dileği, haceti olsa da yapıvermese yahut lülah fülah sevdiği mah-bubuna visali (kavuşması) müyesser olmasa; 3 gün oruç tutmalı ve günde 500 kere bu şerefli ismi (duayı) okumağa devam etmeli 4 cü günü gusül ederek temiz elbise giymeli ve bu şerefli ismi avucunun içine yazıp sevdiğinin karşısında durmalıdır. Allah’ın izniyle sevdiğinin hâli değişip muhabbet eder, dileği, haceti yerine gelir.
• Bir kimse kendi işlerinde tedbirini noksan eder olsa; günde 300 defa bu şerefli ismi okumaya devam etse; hâli düzelir ve işlerinde sebebe yapışır ve tedbirini tekmil alır (38).
• Eğer bir kimse yavuz olsa, adama sövücü olsa, gönül kinci olsa ve de mütekebbir olsa; dilese ki onu bu huylanndan döndüre.. O iyi bir insan olsun.. Onun haberi yokken bu şerefli ismi (duayı) bir ipek üstüne yazıp temiz bir yere koymalısın. Misk ve zaferanla yazmalısın. O kişinin adını da beraber yazmalısın. Böylece o kimseden o hâl gider. Edepli, hayâlı olur. Hiç kimseye kötü söz söylemez.
• Bir kişi bir kişiyi sevmese, ona bakmasa, muradını vermese. Üç gün müddetle her gün bu adı 500 defa okumalıdır. Üç günden sonra hamama gidip yıkanmalıdır. Fakat o hamamın kapısı Kıbleye karşı olmalıdır. Hamamdan çıktıktan sonra bu şerefli adı sağ avucuna yazmalı ve mahbubunun karşısında durarak okumasına devam etmelidir. O mahbubu onun aşkından divane olur. Ondan başka kimseyi gözü görmez, gönlü sevmez.

Beşinci İsim:

Ya hayyu hîne lâ hayye fî deymûmiyyeti mülkihi ve bekiâh. 

Esmai İlâhiyeden bir ism-i şerif de «El Hayy» dir. Diri olan demektir.

Manâsı:

Ey ezelî ve ebedî hayy (diri) olan Allahım! Tasarruf at mülkünde hayatının devamlılığına sınır yok. Hayatının sonsuzluğuna nihayet yok. Bütün kemal vasıflarla diri olan bilginsin. Vücudu kerimine zeval ve intikal ânz olmaz. Hayatının miktarı zamandan ve imkân sınırından müstağni olan mutlak dirisin.

Havass ve Esrarı:

Bir kimse gayet hasta olsa ve hastalığına ilâç tesir etmese; bu şerefli ismi bir çini çanağa veya bir kalaylı kâseye misk ve zağferanla yazıp ve nöbet şekeriyle karıştırıp hastaya içirseler şifa bulur.

• Her kim bu şerefli ismi devamlı okusa ömrü uzun olur.

Cenâb-ı Şeyhül Ekber (K.S.) Hazretleri buyururki:

• Bir kimse hasta olup ilaçdan aciz kaldığında bu şerefli ismi bir kâseye 18 kere yazıp ve şeker şerbeti ile ezerek hastaya içirseler, Allah’ın izniyle şifa bulur. Bu ism-i şerif çok çeşitli hastalıklara şifadır, nice dertlere devadır.

• Bir kimse günde 300 kere bu ism-i şerifi zikir etse; ömründe hasta olmaz. Ve kalb hastalığına da devadır. Hatta Yunus (A.S.)’in kavminin kalblerinde olan şekavet marazı (Peygambere, Allah’a isyan hastalığı) bu şerefli ismin hürmetine izâle olup şekavetden saadete tebdil oldu.

• Bu şerefli isme (duaya) devam edenin ömrü uzun olur ve mesnedinde sânı sıfat bulur.

• Bir kimsenin kalbi ölü olsa; Allah’a olan ibadetinde mahsul hasıl olmaz. Ve sadrında şeytanın vesvesesinden huzursuz olur. Yani kalb ölü olunca yalnız vücutda olan hareketi yavaşlar. O hareket ile namaz kılsa namazını bilmez. Kıraat etse kıraatini bilmez. Hâsılı ibadetin lezzetini bulamayan ölü kalbin sahibi her gün günde 70 kere olmak üzere 40 gün bu ism-i şerifi ve arkasından iki kere Sure-i Nas’ı okusa; Allah Teâlâ kudretiyle o ölü kalbi ihya eder (diriltir.)

• Bir kimse insanlardan uzlet ederek halvetinde 3 ay bu ism-i şerifi günde 10.000 kere zikir etse; (okusa) üçüncü ayın sonunda âlem-i gaybdan bir şahıs zuhur eder. Bir kadeh şerbet verir. O şerbeti içince o kimsenin kalbi nur ile pür nur olup Levh-i Mahfuz gibi olur. Yalnız unutulmamalıdır ki; hayvandan çıkan gıdalardan perhiz etmesi; yemesinin, içmesinin ve meskeninin haramdan olmaması, Halvete üstad-ı kâmil eliyle girmesi, eğer mübtedi (işin başlangıcında) ise kendi aklı ile şürû etmemesi, bunlara ihtimam göstermesi, yasaklardan ictinab etmesi (sakınması) 3 aylık halvetin şartlanndandır.

Eğer bir kimse zayıf ve hasta olsa da sebebi bilinmese ve tedavi etmek kolay olmasa; bu şerefli ismi çini çanak üstüne misk ve zağferanla yazıp şeker suyu ile ezmeli ve o su ile hasta yüzünü yıkamalıdır. Ve de içmelidir. Sıhhat ve şifa bulur. Allah Tellânm inaye-tiyle..

• Her kim ki; sıhhatli iken içse; hiç hasta olmaz. Ama okunurken ve içerden inançlı olmalıdır. Bu şerefli ismin berekâtına ömrü uzun olur.

Altıncı İsim:

Yâ Kayyûmu felâ yefûtu sey’ün min ılmih. 

İlâhî isimlerden bir ism-i şerifde «El Kayyum» dur. Gökleri, yeri ve her şeyi yerli yerinde tutan demektir.

Mânâsı:

Ey vücudu zâtı hakıkıyesi ve kemâli sıfa-tiyesi ve efâliyesi ve evsafı zâtiyesi kendi zâtıyla kaim ve celâl zâtiyesi kaim bizzat olan Allahım! Bütün âlemler İçinde bütün mahlûkatın mesalihi sûrî’lerini ve umuru mânevilerini tedbir etmekde ününden bir şeyin zerresi fevt olmaz.

Havass ve Esrarı:

Eğer bir kimsenin idrâki ve hafızası zayıf olsa da işittiğini ve okuduğunu hatırında tutamasa 40 gün müddetle her gün 27 kez bu şerefli ismi (duayı) okumalıdır. Tam bir teveccühle (inanarak) ve taharet-i kâmile ile okuyunca gönlü öylesine safi (berrak) olur ki; her ne işitse ve okusa unutmaz.
• Her kim bu şerefli ismi (duayı) devamlı okusa gayb ilmi o kimsenin gönlünde peyda olur. Öyle ki; insanların benliğini (iç yüzünü) anlar.
• Eğer bir kimse bir şey kaybetmiş olsa ve ne olduğunu, kimin aldığını bilmese Pazartesi gecesi bu ism-i şerifi 121 defa okusa o kaybolan nesnesi niyetine.. Ve yatıp uyuşa; ruhanîler tarafından buna rüyasında yahut uyanıklığında bir belirti yahut haber verilir. Veya çalan kimsenin suretini buna açıkça gösterirler.
Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:
• Bir kimsenin tabiatında nisyan yani unutkanlık galebe etse ve umuru eşyada idrâki merama kudreti olmasa ve bir şeyi hatırında tutmak hususunda güçlük çekse; nice kere tekrar ettiği halde hıfz edemese; her gün günde 27 şer kere olmak üzere 40 gün bu ismin zikrine devam etmelidir. Şu şartla ki; niyet-i sâdı-ka ve taharet-i kâmile ile bir hâlî (tenha) mekânda hakka tam teveccüh ile zikir etse Allah Teâlâ bu ismin nuruyla gönlünü nurlandırır ve artık o kimse unutkanlık hastalığından emin olur. Her hususda kolaylıkla hıfz ve idrâkine kuvvet gelir.
• Eğer bu ismin (duanın) zikri ile devamlı şekilde meşgul olsa; Hak Teâlâ Levhi dilinden hicablan-nı feth edip maanii mugayyeb’e (gayb kapıları) o kimseye açılır.
• Ve.. O kimsede zamir-i nas’a (insanların benliğine (geçmiş-gelecek havadislerinden) vakıf olmakda) ittilâ hasıl olur ve mazi – müstakbel vekailerinden haberdar olur. Her ne tank (yol) ile olursa olsun..
• Eğer sakin olduğu mekânda Pazartesi günü 27 kere okuyup o yere (eve üfürse; Allah’ın izniyle o mekâna ebedî hırsız giremez. Bu şerefli ismin (duanm) berekâtıyla.
• Eğer bir kimsenin bir şey okumağa gücü yetmese yahut ne okursa unutur olsa; 40 gün müddetle bu ismi (duayı) okumalıdır. Sabah namazından önce okumağa gayret etmelidir. Her ne okursa aklından çıkmaz ve de ona gaibden nesneler açılır.
• Bir kimse bir şey kaybetmiş olsa; bilmese ki ne oldu? Ve nereye gitdi? Bu niyet ile bu ismi (duayı) 120 defa okuyup yatmalıdır. Rüyasında kaybolan şeyinin ne olduğunu ona haber verirler. Eğer çalınmışsa gösterirler.
• Yine bu duayı okuyup avucuna üfürse; eğer eve hırsız girmişse ayağı bağlanır, çıkamaz .

Yedinci İsim:

Yâ Vâhidül bâki evvelü külli sey’in ve âhirüh. 

Esmai İlâhiyeden bir ism-i şerif de «El Vahid» dir. Yani Tek olup ortağı, benzeri ve dengi bulunmayan demektir.

Mânâsı:

Ey ezelî, ebedi, bakî, daim ve vahid olan Allahım! Zuhuru esma ve sıfatı vâhidiyetin tecellisiy-le zahir olan eşyanın evveli ve ahiri Sensin. Rüculan sanadır.

Hassası ve Esran:

Eğer bir kimsenin başında yü-buset (kuruluk) olsa ve o kimse deli olsa; gözüne çirkin nesneler görünse; bu ismi devamlı okusa Hakk Teâlâ onu o durumdan kurtarır.

• Eğer bir kimsenin düşmanı olsa ve düşmanından korksa. öğle vaktinde cenabet olmadan gusül etsin, öğle namazım kılsın. Namazdan sonra bu ismi (duayı) 50 defa okusun. Hakk Teâlâ o kimsenin düşmanım dost eder. Birbirlerine muhabbet ederler.

• O kişinin zatına sihir ve cadılık tesir etmez.

• Yılan, çiyan, akrep ve yırtıcı canavarlar ona kâr kılmaz. Allah’ın izniyle.

Cenâb-ı Şeyhül Ekber (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimseyi kötü düşünceler ve hayaletler istilâ etse; bu ület sebebiyle düşünce ve hayretfle kalıp bir amele (işe) mübaşeret ve din ve dünya işleri ile iştigal edemeyip hâli perişan olsa; malihulya (hayal kurma, olmıyacak şeyler arzulama, kötü kötü düşüncelerde bulunma) ve delilikle karşı karşıya bulunsa; bu illet-den kurtulmak için bütün vakitlerde bu ism-i şerifi çok çok okusa; Allah’ın izniyle o dertlerden uzak olur.

• Eğer düşmanlarının şerrinden ve diğer eziyet veren şeylerden korkusu olsa; öğle namazından önce gusül edip öğle namazını kıldıktan sonra 50 kere bu şerefli ismi (duayı) okusa; bütün korkulardan korunmuş ve kurtulmuş olur.

• Bir kimse bir yerde yalnız kalıp korksa bu ismi 70 kere okusa; o korkudan emin olur. Allah’ın izniyle..

• Eğer bir kimse riyazât-ı kâmile ile bir halvetde günde 7000 kere okusa; Tevhidin sırlarını anlar. Allah’ın İzniyle.

• Bir kişinin fikri hayâli kendine galip olsa; bu düşünce zahmetinden gözüne uyku girmese; bu şerefli ismi okusa bu zahmetden kurtulur.

• Eğer bir kimse yoksul olsa,

• Yahut bir kimseden korkusu olsa; düşmanı kendisine galip olsa; öğle namazım kıldıktan sonra 50 defa bu ismi (duayı) okusa düşmanı dost, vakti hoş olur.

Sekizinci İsim:

Yâ dâimü bilâ fenâin ve lâ zevâlin limülkihi ve bekâih. 

Esmai İlâhiyeden bir ism-i şerifde «Ed Daim» dir. Devamlı ve sonsuz demektir.

Mânâsı:

Ey daim ve vücud-u mutlak olan Allahım! Mülkünde tasarruflarının devamının nihayeti yoktur. Ebedî ve daimdir. Fena ve zeval (yok olmak ve sona ermek) kabul etmeyen, daim ni’metlendiren, daim ihsan eden, daim afüv eden ve bağışlayan, daim hakk olan sensin Ya Rabbi! Bütün esma-i efâliye, esma-i sı-fatıya ve esma-i zâtiyen ile vücud-u daimsin. Âlem-i mülk ve melekût, Âlem-i nasut ve ceberut ve Âlem-i vü-cub lahutda envai tecelliyatı daimen ile daimi mutlak ve hakimi muhakkak; daim-bakî sensin. Tasarruflarının daimliğine ebedî ve asla fena ve zeval târi olmayan, tagayyur ve tebeddül kabul etmeyen padişah-ı bi-zeval; daim, baki, kaim lâyezal Cenâb-ı Hudayı lâye-zalsın (C. Şâne).

Havass ve Esrarı:

Eğer bir kimse makamından azl edilmemesini, sabit (devamlı) kalmasını dilese; 3 gün oruç tutmalı sonra bu azîm (büyük) ismi her gün 300 kere ve her gün öğle namazından sonra 50 şer kez okumalı. Makamından azl edilmez.
• Ve.. Düşmanı ona bir şey yapamaz.
• Her kim bu büyük ismi Ramazan’ın 27. ci gecesi altın veya gümüş yüzüğe nakş ettirse de parmağında taşısa; makamından hiç bir suretde azl olmaz.

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimse bir isde ya da bir makamda sabit kadem olmağı murad etse; yahut bir kimseyi bir işde sabit kadem kılmak düese; kendi niyetine yahut bir kimse niyetine 3 gün oruç tutup günde 300 kere bu ism-i şerifi zikir etmeğe meşgul olsa; Hak Teâlâ hacetini yerine getirir.
• Her gün zikir eden kimse mertebesinde sabit olup sakıt olmaz. Hususiyle bir yüzük kaşına nakşettirip parmağında taşısa ve zikrine meşgul olsa.. O kim-
– se mertebesinde ve mansıbında sabit olup rütbesinden sakıt olmaz.
• Bir kimse bir korkulu mekânda kalsa; tehlikeli canavarlardan ve benzeri diğer yaratıklardan kork-sa; bu ism-i şerifi 100 kere okuyup bir parmağına üfür-se ve o mevzide dilediği kadar daire çekip o dairenin içinde bulunsa; bütün âfetlerden, her türlü tehlikeden korunur. Allah’ın izniyle.
# Bir kimse işinde sabit kadem olup işinin bâtıl olmamasını dilese; bunun için abdestli bulunduğu hâlde 3 gün oruç tutup her gün bu adı 300 defa okusa ve 3 günden sonra iki rekât namaz kılıp Allah’dan hacet dilese; ne haceti varsa reva olur.

Dokuzuncu İsim:

Yâ samedü min gayri sibhin felâ sey’e kemislih. 

Esmai İlâhiyeden bir ism-i şerifde «Es-Samed» dir. Hacetlerin bitirilmesi, ızdıraplann giderilmesi için müracaat olunan, içinde boşluk ve aralığı olmayan tek mercî’ demektir.

Mânâsı:

Ey ezelî, ebedî ve daim Samed olan Allah’ım! Zâtı Ehadiyetin nazire ve teşbih kabul etmez. Ve Zâtı Vahidiyetin şeylerden bir şeye benzemez ve misâli olmaz. Samadaniyet sırrım akıl sahipleri bilmekten âcizlerdir.

Havas ve Esrarı: 

Her kim haram yiyici olsa yahut çok zina edici olsa yahut livâta edici (oğlancı) olsa da kendisinin bu haramlardan men olunmasını arzulasa; bunun için 3 gün oruç tutsa; hayvanı gıdalardan ve şüpheli şeylerden sakınmak suretiyle günde 1000 defa bu ism-i azimi okusa; Hakk Teâlâ o haram nesnelerden gönlünü pâk eder.

• Eğer iki helâl (eş) arasında dirlik-düzenlik olmasa; bu ismi (duayı) misk ve zağferanla sırçalı çanağa yazıp onlara içirmelidir. Aralarında dirlik-düzenlik olur. Birbirine şirin görünürler.

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Karı koca yahut iki dost arasında anlaşama-mazlık olsa; aralarını düzeltmek için bu ism-i şerifi bir kadeh içine aldığı kadar yazıp haşinlik edene içirseler yahut ikisi de içse; aralarında ülfet hasıl olur.
• Bir kimse günah ve haram olan şeylere müb-telâ olsa.
• Yahut bir kadın hilafı rızada olsa; Perşembe, Cuma ve Cumartesi günleri oruçlu olup hayvanatdan ve ondan hasıl olan gıdalardan perhiz ederek günde 1000 kere bu ismi zikir etse; o kimse o kötü hâlden halâs olur.
• Bir kimsenin kalbinde maarifetullahda ve Tev-hidde şek ve gümanı olsa; bu ism-i şerifi günde 70 kere zikir etse; o ldmsenin kalbinden şek ve şüphe gider. Kalbinde Tevhidin ve maarifetullahın hakikatim bulur. Seksiz ve şüphesiz o kimse ihlâslı, muvahhid, makbul mü’min olur.
• Bir kimse ism-i Samed zikrine meşgul olsa; yani ism-i Samed’i çok okusa; hicabı gufran ref olur.
• Bir kimse yalmz bu ism-i şerifi zikreder olsa; açlık elemini hissetmez. Perhizkâr ve riyazât ehli olanların hâlini ıslah eder.
• Bu ism-i şerifi zikir ettikçe açlık eleminden emin olur. Yahut ism-i Samed’in delâlet ettiği müsam-mayı hakiki’nin tecellisine mazhar olan ehli Tevhid açlık elemini duymaz.
• Bir kişi haram yiyici, zinâ ve livata edici olsa; bu adı o işleri terk etmesi niyetine okumalıdır. Gerek-dir ki güneş müşteri burcunda olmalı. 3 gün oruç tutup her gün 1000 defa bu ismi (duayı) okumalı. Hayvanı gıdalar ve şüpheli nesneler yememeli. Ondan sonra o kimsenin kalbine yaptığı işlerin iğrençliği düşerek onlardan vazgeçer.
• Kan ile koca arasına soğukluk düşse; bu ismi bir çini çanak üstüne misk ve zağferanla yazıp o yazıyı pınar suyu ile yıkayıp aralannda soğukluk olan ka-rı-kocaya içirseler; soğukluk gider ve aralannda dirlik düzenlik olur.

Onuncu İsim:

Yâ Bârrü felâ sey’e küfvün yüdânihi vela imknâe li vasfih. 

Esma’ül Hüsnâ’dan (Allah’ın güzel İsimlerinden) sayılan İlâhî isimlerden biri de «El Berr» dir. İyiliği ve bağışı bol olan demektir.

Mânâsı:

Ey bütün âlemlere türlü türlü ni’metler in’am ve ihsan eden, iyiliği, ihsanı çok olan kerem sahibi Allahım! Zâtı ecellü âlâ’nm insaniyet sıfatına muadil ve inamiyetine mümasü yoktur. İyilik ve ihsanını tam olarak vasf etmek mümkün değil.. Bütün âlemlere inam ve ihsan eden sensin.

Havass ve Esrarı:

Bir kimse insanların dilinden emin olmak dilese ve kendisi hakkında kötü söz söylememelerini istese; yaklaşık 15 gram ağırlığında bir kurşun levhanın üzerine bu ismi, kendi ismim ve aleyhinde konuşan düşmanlarının isimlerini yazdırsa; levhayı bir balığın kamına koyup temiz bir toprağa göm-se; o levha gömülü durdukça düşmanlarının dili bağlı olur. Aleyhinde konuşamazlar ve ona muhabbet ederler. Onunla gerektiği şekilde konuşurlar.
• Bu azim ismi 40 gün, günde 1000 kez okusa; ona gayb ervahları aşikâre olurlar (görünürler.) Onlardan bir istekde bulunsa dileği hasıl olur. Bu işi işleyen kimse hayvanatdan ve ondan hasıl olan gıdalardan perhiz etmeli ve şek-şüphe tutmamahdır. Şek de korku vardır ki helak olur. Bu ismin hassaları çoktur. Biz muhtasar kıldık.

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimse bu ism-i şerifi vefk’in içine yazsa ve onu boynunda taşısa insanlardan ve cinlerden bir ferd onunla muaraza ve ona müdahele etmez. Madem ki günde 202 kere okudukça..
• Bir kimse bulunduğu yerin insanlarının ıslah olmalarını arzu etse; bu ism-i şerifi 41 gün günde 500 kere okusa, Hayvanatdan ve ondan hasıl olan gıdalardan perhizle ve niyeti üzere dua ederek.. Muradı hasıl olur.
• Bir kimseye • Eğer bir kimse 40 gün müddetle bu azim ismi her gün 1001 kere okusa; ervahları ve cinnîleri ona aşikâre olurlar (görünürler.) Bir hacet dilese kabul olur. Ama gerekdir ki hayvanı ve ondan hasü olan gıdaları yememelidir. Yoksa korkudan helak olur.

Onbirinci İsim:

Yâ kebîrü entellezî lâ tehtedil ukûlü li vasfi azametih. 

Cenabı Hakkın Esmai Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerifi de «El Kebir» dir. Kibriya ve azamet sahibi demektir. Kibriya kemali Zâtı ecel-li âlâdan ibaretdir.

Mânâsı:

Ey ezelî, ebedî Kibriya sahibi olan Alla-hım! öyle azamet ve kibriya sahibisin ki; zümre-i irfanın kalblerini hidayet nurunla safi ve basiret gözlerini mucellâ (cilâlı, parlak) edersin. Evsaf-ı azametin ve kibriya-i celâletin müşahedesiyle haz ve nasib alırlar ve
gönülleri vasf-ı azametle vüs’atleri (genişlikleri) miktarı dolar.

Havass ve Esrarı:

• Bir kimsenin borcu çok olsa; bu ismi devamlı okusa, Allah Teâlâ borcunu ödetir. Hiç ümit etmediği yerden dünyalık gelir.

Cenabı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimse tenha bir yerde 40 gün halvet edip (yalnız kalıp) her gün günde 1000 kere bu ismin zikri ile meşgul olsa; maksadı her ne ise hâsü olur. Ve mü-vekkel olan melâike hazır olup muti, münkat ve hükmüne râm olur.
• Bir beldenin vali ve hâkiminin şan ve şerefi düşse; 3 gün oruçlu olup hayvanatdan ve ondan hasıl olanlardan perhiz ederek günde 1000 defa bu ismi zikre tse; insanlar arasında şan ve şerefi artar ve mehabet (heybet) peyda olur.
• Bir kimse bu ism-i şerifi gecede ve gündüzde 20.000 kere zikir etmeğe devam eder olsa; Azamet sahibi olan yüce Allah evliyasına ettiği kerametle mü-kerrem eder. Yani evliyasına verdiği kerameti ona ela verir.
• Bir kimse günde 232 kere zikir etse; ni’meti artar. Vakti hoş geçer. İnsanlar arasında şanı yüce ve bulunduğu yerin eşrefi olur. Allah’ın inâyetlyle.

Onikinci İsim:

Yâ bârien nufûsi bilâ misâlin halâ min gayrih.

Esmai İlâhiye’den bir ism-i şerif de «El Bâri» dir. Herşeyi birbirine uygun ve münasip bir şekilde yaratan demekdir.

Manâsı:

Ey her canlıyı ayrı ve başka başka değişik şekilde yaratan Bârii Zülcelâl ve kemal olan Alla-hım! İcadındaki şekillerde olan uygunluk, nizam-ı kemal, tedbir ve tertibi birbirine uygun olan Bârü muhakkak ve mevcud-u mutlaksın.

Havass ve Esrarı:

Bir kimseye kötü göz erişse yahut sihir tesir etse de kurtulmak istese; her türlü madenden (hangisi olursa) bir levhaya bu ismi yazıp üzerinde bulundursa kötü göz tesir etmez ve sihir bâtıl olur. Eğer devamlı okursa cüzzamdan, barsdan ve bütün illetlerden emin olur.

Cenabı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimse bu şerefli ismin zikri ile meşgul olsa; ilimde bilgisi çok geniş, temeli sağlam bir âlim olur. Zikrinde şart olan şudur ki: günde 1000 kere olmak üzere 58 gün müddetle okumaya devam etmelidir.

• Bir kimse sâhir (sihirbaz) şerrine uğrasa yahut hasta olsa yahut insanların ve cinnlerin şerrinden kurtulmak için yardım istese, bu ism-i şerifi bir kalay levha üzerine yazıp yahut yazdırıp üzerinde bulundursa Allah’ın izniyle uzak olur. Ve o levhayı üzerinde bulunduran kimle sihirden, yavuz gözden, yavuz dilden, insanların ve cinnlerin şerlerinden emin olur.

• Yine bu ismi çok okuyan yavuz hastalıkdan şifa bulur, Allah’ın izniyle..
• Duada ilhâh (İsrarla isteme, direnme) beğenilmiş ve övülmüştür. Bu isimle dua ederken duada ilham olan, içe doğan şeyler; seri’ül-icâbedir. Yani yapılan duanın çabucak kabulüne sebebdir.
• Bir kimsenin Allah’dan bir haceti olsa; bu şerefli ismi elinin içine yazıp ellerini semaya kaldırsın.

Onüçüncü isim:

Yâ zâkiyüt tâhirü min külliâ fetin li kudsih.

Allah Teâlâ’nm isimlerinden bir ism-i şerif de «Zekîyy» dir. Tâhir -pâk demektir. Zâtı şerifi zekîyyi mutlakdır.

Mânâsı:

Ey zekîyyi nazif’ün Nâkîü hakiki mutlak; ezelî, ebedî bütün âfetden zâtı pâkî kudsiyei kema-lâtmla pâk, ârî ve tâhirsin. İnsan nevinin hatıralarına gelen âfetlerin hepsinden münezzeh zekîyyi mutlaksın.

Ondördüncü İsim:

Yâ kâfiyel muvessiı li mâ halaka min atâyâ ve fadleh. 

İlâhi isimlerden bir ism-i şerif de «Kâfi» dir. Elveren, yetişen, üfayet eden demektir.

Manâsı:

Bütün mertebelerde zâhir-bâtın, halka yetecek miktar yardımı kemali fazlın ve çok bağışınla zahmetsiz bahşeden (veren) kâfii mutlak kıymetli varlıksın Ya Rabbi!

Havass ve Esrarı:

Ceriab-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.SF) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimse, Allah Teâlânın; rızkına genişlik vermesini murad etse: Bu zikri şerifi günde 7000 kere olmak üzere bir yıl kamilen zikir etmelidir.
• Bu tertip üzere iken eşiyle mücamaat olsa; sâlih bir çocuk hasıl olur.
Bu ismin hassalarındandır:
• Bir kişinin bir kimse yanında bir haceti, dileği olsa; haliyle gönlünün istediği şekilde meydana gelir. Fakat bunun için bu ism-i şerifi misk ve zağferanla geyik derisine yazıp o kimsenin mekânında bir yere göm-melidir. Ve ismin zikrine meşgul olmalıdır. Muradı hasıl olur.
• Bu ismin hassasmda Esrar-ı acibe (Acaib sırlar) çoktur.
• Bu ismin zikri ile çokça meşgul olunca Cenâb-ı hakkdan her ne temennisi olursa reva olur. Nail olamadığı arzularına bu ismin (duanın) berekâtıyla ka-vuştukdan sonra hatıra gelmeyen ve mümkün olmayan isteklerine de ulaşır.
• Yakınları arasında derecesi yükselir.
• Zengin olursa fakir olmaz. Ve çok ihsanlara nail olur. Allah Teâlâ’nın inâyetiyle (65).
• Bir kimsenin katında dileğin olsa; hasıl olmasa bu adı geyik derisine misk ve zağferanla yazıp o kimsenin eşiğinin üstüne gizlemelisin. Düeğin hasıl olur. Toprak tutarsın, altın olur. Ama gönlünde şek şüphe olmaması gerekir. Tâ ki; muradın hasıl olsun (66).
• Bir kimsenin gönlü birisine kapılsa da ondan ümid hasıl olmasa; ne kadar ki cehd etse çare bulunmasa; dilese ki onu kendisine yalvarta: Bu azim ismi geyik derisine misk ve zağferanla yazsın. Ve dilediği kişinin evinin üst eşiğine gizlesin. Muradı hasıl olur.

Onbeşinci İsim:

Yâ nekıyyen min külli cevrin lem yerdahu ve lem yuhâlithu fiâleh. 

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «Nâkî» dır. Temiz-pâk demekdir. Cenâb-ı hakkın zât-ı pâk-ı âliyesi ve sıfat-ı nezafet-i kemâliye ve nüzheti feâli itidaliyesi ezelen ve ebeden nakavet-i tamme ile münakkaddır.

Manâsı:

Ey tam mutlak Nâkî olan Allahım! Ezelî, ebedî Zât-ı pâk’ın ve kemâli nezafeti sıfatın ve itidali nüzheti fiilin; çevri cefanın ve zulmü ezâ’nın çeşitleri nin her türlüsünden tam temizlik paklıkla münakkad-dır. Hoşnud olmadığın ve rızana muhalif olan fiiller; efâl’i kemâliyei nüzhetine karışmayan fâil’i muhtarı hakikisin.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Seyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:

• Bir kimse şerefli ismin zikrine devam etse; Ce-nâb-ı seyyid’ül kâinat aleyhi efdalüttahiyat hazretlerini rüyasında görür ve çeşitli sevinçli haberlerle müjdelenir. Hazreti Resul (AS.) Ahiret amellerini haber verir. O kimsenin kalbinden dünya muhabbeti kaldırılır ve itminanı kalb hasıl olur.
Bu ismin hassalanndandır:
• Bir kimse hapis olsa; bu ismi çok zikir etmekle (okumakla) hapisten kurtulur. Ve o hapishane harap olur. Ve hapseden zalim cebbar helak olur.
• Bir kimse bu ism-i şerifi çok zikir etse; dünyasına ve ahiretine fayda hasü olur. Çok dünyalık elde eder.
• Bir kimse Esraullah’ın (Allah’ın Sırlan’nm) zahir olmasını (meydana çıkmasını, görünmesini) mu-rad etse; bir halvetde 40 gün uzlet etmeli ve her gün günde 10.000 defa bu ism-i şerifi zikir etmelidir. Keza her gecede yine o kadar zikir etmelidir. Allah Teâlâ Esrar-ı gaybı (gayb sırlarını) gösterip açıklar. Acayiba-ta muttali olur. Fakat her ne görürse gizlemelidir.
• Eğer bir kişi bir zâlim elinde esir olsa yahut hasta olsa; hiç çaresi bulunmasa; bu adı (duayı) çok okursa öyle ki; her gün 2000′den fazla okumalıdır. O kişi hapisten kurtulur. Eğer daha çok okursa zâlim helak olur. Eğer böyle olmazsa yani tahareti kâmile ile okumazsa zararı kendisine olur.
• Bir kişi kâfir elinde esir olsa yahut bir zâlim elinde giriftar olsa veya hapishaneden kurtulmağa gücü olmasa; bu adı çok okusa; ne kadar gücü yeterse… 1000 defa, 2000 defa veya daha çok okusa; Hak Teâlâ’-mn emriyle kurtulur. Bunun için ismi (duayı) okurken temiz olmalı, oruçlu bulunmalı ve namaz kılmalıdır. Eğer temiz olmazsa, namaz kılmazsa hapisten çıkamaz ve eziyet çeker.

Onaltıncı İsim:

Yâ Hânnanu entellezî ve si’te külle sey’in rahmeten ve ilmâ.

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «Hannan‘dır» Çok merhametli olan demekdir.

Mânâsı:

Ey geniş rahmet ve karşılıksız iyilik se-verlik sahibi olan Allahım! İlmin eşyayı ihata etmiştir(kaplamıştır.) Bütün eşya sınırsız rahmet denizine gark olup ibadet eden kullarına rahmet ve cömerdlik hazinelerinden çok çok, türlü türlü ihsanlar, bağışlar bahşeden, çok rahmet ve merhamet sahibisin.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur ki:
• Bir kimse 40 gün itikâf etse ve bu sırada bu ismin (duanın) zikrine devam etse o kimseye bir melek gelir. Allah Teâlâ onun makamını Arş’ın altında kılmıştır. O meleğin emri altında 70.000 melek vardır. Muhtelif suretlerde görünürler. Ama ismin tesiratı sabit olduğunda onlar icabet etmez olurlar. Hemen ancak hakemleri olan Melek gelir, o kimsenin karşısında kâim olur. Selâm verir. İtikâfda olan kimse de selâmını alıp muradının hasıl olması için yardım taleb etmelidir. O melek dileğini yerine getirir.
Bu ismin hassalarındandır:
• Bir kimsenin hâli fakir olsa ve ümidi her taraf dan kesilse, sıkıntılı bir durumda kalsa; hayvanatdan ve ondan hasıl olan gıdalardan perhiz ederek kızıl üzüm yemelidir. Bazı defa suda kaynatarak pişirilmiş taam da yiyebilir. Ve ekmekle az az katık etmeli ve kâh az az su içmelidir. Müddet tamam olduğunda mescidden çıksın. Allah’ın izniyle haceti yerine gelir.
• Bir kimse günde 1000 kere bu ismi okumağa devam etse; borçlu ise Hak Teâlâ borcunu ödettirir.
• Hapis ise kurtulur.
• Sihir yapılmışsa ondan uzak olur. Allah’ın izniyle (71).
• Bir kimsenin işi gücü bağlı olsa ve elinden bir şey gelmese, şaşkın ve halkın gözünde hor, hakir olsa. Dilese ki; o bağlılıkdan kurtulsun ve kat’i bay (zengin) olsun.. Ve ne gibi bir maksadı varsa hasıl olsun. Bunun için bu ismi (duayı) 40 gün okumalıdır.

Onyedinci İsim:

Yâ mennânü zül ihsâni kad amme küllel haliâki menneh.

Allah Teâlâ’nm isimlerinden bir ism-i şerif de «Mennân»dır. Zahirî, bâtınî ni’metlerin her çeşidini çokça verici demekdir. Asla münkat’i olmaz. Öyle Men-nân Vacibül vücutdur ki; ihsan sahibidir. İsm-i Men-nân tecellisinin Süryanî (sirayet etmesi hâli) bütün mümkünat umuma sirayet etmiştir. Bütün yaratılmışların hepsi nasiblerini almış ve el’an almaktadır.

Manâsı:

Ey mübalağa ile envai ni’metler verici ni’-met ve ihsan sahibi olan Allahım! Fazl ve ni’metleri-nin ve kereminin ihsan ve bağışı bütün yaratılmışlara umumidir. Mü’min kâfir fark ettirmeksizin, hepsine veren sensin.

Havass ve Esrarı :

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bu ism-i şerifi günde 9000 defa olmak üzere 70 gün zikir etse; o kimseye ricâl-ullahdan (Allah’ın mânevi kudret ve kuvvet sahibi evliyasından) bir recül zahir olur. (bir kimse görünür.) Ve ilm-i kimyayı sıhhati üzere ona öğretir. Onun öğrettiğinden terkip olunan eczalar kıymetli taş ve altın olur. Yani Allah’ın evliyası o kimseye altın yapma sanatını öğretir.
Bu ismin hassalanndandır:
• Bir kimse bu ismi çok okusa; borcu kendisine ödettirilir. Ve hakk Teâlâ’nın ve insanların sevgilisi olur. ömrü uzun olur. Zürriyeti çok olur. Sonu hayırlı olur.
• Bir kimse bu şerefli isimle meşgul olup hayva-natdan ve ondan çıkanlardan riyâzet-i kâmile üzere perhiz edip halvetinde günde 5000 kere zikir etse (okusa) esnaf-ı kimyâ’dan bir sınıf zahir olur. Yahut rical-i gaybdan bir recül gelip ona kimya İlmini (altın yapma) sanatım öğretir.
• Bir kişinin borcu çok olsa; kimse de ona bir-şey vermese. Bu adı sıdk ile çok okusa; herkes ona ba-ğışda bulunur. O kadar ki; kendi halka ödünç verir. Malı, oğlu-kızı çok olur. ömrü uzun olur.

Onsekizinci İsim:

Yâ deyyânel ibâdi ve küllün yekûmu hâdıan li rahbetihi ve ragbetih.

Allah Teâlâ’nın isimlerinden bir ism-i şerif de «Deyyan»dır. Kullarını mübalağa ile muhasebe edici (hesaba çekici) dir ki; hâli şanlarına âlim-i mutlakdır. (Kullarının her hallerini, hareketlerini ve niyetlerinin ne olduğunu mutlaka en iyi bilen) demekdir.

Mânâsı:

Kullarım mübalağa ile daim muhasebe edici ve amelleri muktezası ivazlar verici Ey deyyan Zülkemâl ve Mevlâyı müteâl; kahrı celâl azametin ter-hibi (sakındırmak) için, ve fazlı ihsana rahmetin ter-gıbi (rağbet ettirmek) için kulların korku ile rica arasında huzu, huşu üzere kaim ve tevazu edicilerdir.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bu ism-i şerifi her gün 5000 kere olmak üzere 90 gün zikir edip bu isimle dua etse; acaib-ler, garaibler (acaib-garaib şeyler) görür. Ervah ve eş-bâha mutasarrıf olur. Hızır ve Ilyas Aleyhimüsselâmla karada ve denizde mutasarrıf olur. Allah’ın kudretiyle.
? –
Bu şerefli ismin hassalanndandır :
• Bu kutsal ismi beyaz bir ipek üzerine yazıp emanet eşyanın üzerine konulsa o emanet her türlü tehlikeden korunmuş olur.
• Eğer meyyitin (ölünün) kefenine yazılsa kabirde cesedi değişikliğe uğramaz.
• Bars alâmeti üzerine yazılsa Allah’ın izniyle hastalığa yakalanmaz.
• Eğer bir kişinin yolculuğa çıkmasına, gurbete gitmesine razı olunmazsa ikameti (evinde kalması) niyetine bu ismi yazıp olduğu mevziide Kıbleye teveccühü (Kıble yönüne) olan bir yere gömmelidir.
• Bir kimse ticaret için yolculuğa çıkmak arzu ettiğinde misk ve zağferanla bu ism-i şerifi geyik de risine yazıp satacağı metaın arasına koysa hırsızdan ve hıyanetlikden malı korunur.
• Bir kimse tenha bir mekânda bu büyük ismi gündüz 10.000 defa ve gece 10.000 defa zikir etse (okusa) Hakk Teâlâ bütün insanları ona teshir edip yaratıklar ona musahhar olurlar.
• Eğer bir kimse altm gibi, gümüş gibi bir nesneyi ya da bir miktar parayı emanet olarak verse; ve nasıl vermişse bir değişikliğe uğramadan ve inkâr edilmeden öylece almak için bu duayı bir beyaz ipek üzerine misk ve zağferanla yazıp başındaki başlığının bir tarafında bulundursa; verdiği emaneti hiç bir değişikliğe uğramaz.
• Eğer bu isim kefene yazılsa o ölüye sual olunmaz.
• Bir kimse yolculuğa çıkmak istese de yakınları buna razı olmasalar. O Mşinin niyetine bu ismi eşref saatde yazıp Kıbleye karşı sağlam bir duvar dibinde gizlemelidir. O kimse yolculukdan geri kalır.

Ondokuzuncu İsim:

Yâ hâlika men fis semâvâti vel ardı küllün ileyhi meâdeh.

Allah Teâlâ’nın güzel isimlerinden bir ism-i şerif de «El Hâlık»dır. Her şeyin yaratıcısı demektir. Cenâb-ı hâlık-ı lâyezal bütün mevcudatı yaratandır.

Mânâsı:

Ey hâllak’u kevnü mekân ve ey mevcudu ervah-ı kerubiyan ve ey rezzak-ı âlemiyen ve ademi-yen; Bütünüyle cemi ulviyatı Semavi mukadderatı ve bütünüyle süfliyatı arz’ıyei zevatı ve zerratı yaratan hâlık ve lâyezal ve mebdei küllisin. Cümle zevatın mu-addilisin. (Tâdil edenisin). Bütün zevat yine sen azi-müşşana avdet ederler.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Eğer gurbetde olan bir kimse bu ism-i şerifi günde 1000 kere zikir etse (okusa) Allah Teâlâ’nın kudretiyle vatanına ve ehline ulaşır.
Bu şerefli ismin hassalaımdandır:
• Bir kimsenin; gurbete çıkıp da kaybolmuş ve nerede olduğu bilinmeyen bir adamı olsa; o kimse iki rekât namaz kılsın. Bu iki rekât namazın her rekâtında bir fatiha ve on İhlâs-ı şerif okusun. Bu mübarek ismi (duayı) bir geyik derisine yazıp başının altma koysun ve de okumağa meşgul olsun. Rüyasında kaybolmuş o adamı görür, onunla konuşur ve onun nerede olduğunu büir. Eğer ölmüşse ölü olarak görür. Eğer hayatda ise gelmesi için zikrine devam etmelidir. Gelir, kavuşur.
• Bir kimse her gün 90 defa zikir etse; Hakk Teâlâ o kimseyi bütün belâlardan korur. O belâların ehveni cüzzâm bars ve ağrı-sızı olur. Allahümme âfina.
• Bir kimsenin gaibi nerededir bilinmese; bu ismi 25.000 kez zikir etse; o gaib olan kimse kısa zamanda vatanına döner.
• Eğer malı kaybolmuş kimse aym şekilde zikir ederse malı bulunur.
• Aynı şekilde hizmetçisi kaçmış kimse için zikir olunsa; kaçan geri dönüp gelir. Allah’ın izniyle..
• Bir kimse karada yaban bir mevküde kalsa da eziyetli, zararlı canavarlardan korkusu olsa; Danyal Peygamber Aleyhisselâma sığınsın. Allah’ın emriyle bir zarar isabet etmez. Evliyaullah da bu esrar üzere olduğu ve hâli hayatda olan mazınnei kiram (evliya kiram zanlısı) hazeratı da böyledir.
• Bir kişi kaybolsa; haberini bilmeseler. Hiç kimse nişanım vermese. Bir kimse o kaybolan kişi niyetine bu ismi okusa, teşbih çekse, iki rekât namaz kılsa, her rekâtında bir Fatihe 10 defa İhlâs, 10 defa Ayetel Kür-si okusa; sonra bu ismi geyik derisine yazıp yastığının altına koysa; o gece o kaybolan kişiyi rüyasında görür. Hâli ne oldu ise bilir. Kaybolan kişi vatanına gelir.

Yirminci İsim:

Yâ rahîme külli sarîhin ve mekrûbin ve gıyâsehu ve meâzeh

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «Er Rahim» dir. Pek çok merhamet edici ve verdiği ni’metlere şükür edenleri daha çok mükâfatlandıncı demekdir.

Manâsı:

Ey Rahim-i Vacibittâzim. Bütün zayıflara merhamet edicilerin en merhamet edicisisin. Ey rahmet edicüerin en rahmet edicisi. Ve bütün düşmüşlere yardım ve imdat etmek rahmetindendir. Yardıma muhtaç olanlar; ayrılık ateşinden, uzak kalmakdan meydana gelen ümitsizlik derd ve tasasından has rahmetine sığınırlar.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bir kişiyi teshir etmek (ele geçirmek, elde etmek) murad etse; riyazat-ı kâmile üzere hayvani gıdalar yemekden sakınsın. Bu şerefli ismi (duayı) matlubunun (elde etmek istediği kimsenin) adını ve kendi adım beraber yazıp güzel kokularla tütsüle-yip bir akar suya bıraksın. Bırakdığı sırada o suyun yanında bu ismi 1000 defa okusun. O kimse musahhar olur (sinirlenmiş, büyülenmiş) olur. Yahut âşık olur.
# Bir kimse bu ism-i şerifi yazıp bir suya koysa ve o su ile meyva ağaçlan sulansa berekât hasıl olup ağaçların meyvası çok olur.
# Bir kimse o sudan devamlı içse; Cehennem ateşinden selâmet bulur. Cennet ni’meti üe rızıklanır. Dar, sıkışık hâli genişliğe tebdil olur. Ve..
# Allah zülcelâl belâların cümlesini o kimseden giderir.
• Bir kimse her gün günde 5500 kere bu ism-i şerifi zikir etse; 40 günedek muradı hasıl olur ve muradından da fazla olur. Allah Teâlâ’mn izniyle.
• Bir kimse birisini sevse, aslandan deli divane olsa; karan kalmasa, sevdiği kişisiz yapamasa ve sevdiği de eline geçmese, onun olmasa. Bu adı misk ve zağ-feranla kâğıt üzerine yazsın. Kendi adını, anasının adını ve sevdiği kimsenin adını beraber yazıp akar suya bıraksın. Su kenannda oturup 1000 defa bu duayı okusun. Sevdiği kimse ona âşık olur. Muradı hasıl olur .

Yirmibirinci İsim:

Yâ tâmmu fela tesıfül elsünü külle künhi celâlihi ve mülkihi ve izzih.

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «Tamm» vacibi zülcelâldir. İsmi «Tamm» Vacibi zülcelâl ismi zatdır. Cenâb-ı zâtı vacibül vücudun bütün esma-i efâliyesi, esma-i sıfatiyesi ve esma-i evsafı zâtiyesi kemal üzere «Tamm» dır. Noksanlıkdan uzakdır. Esma-i İlâhiye 1001′dir.

Mânâsı:

Ey Tamm Vacibü zülcelâl; Mülk ve mele-kutda, âlem-i gayb ve şehadetde îzzü celâlin terbiye ve tasarrufatmı en düzgün ve açık konuşan bir dilin söz ve ibaresi aslı ile tam olarak vasfedemez.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse günde 4440 kere olmak üzere 99 gün müddetle bu mukaddes ismi zikir etse; Allahü Zülcelâl onu ilm-i Ledünnî ile nzıklandınr. Her sualine Cenâb-ı Hakdan haber-i ilham olunur. Yani ilham ile hatırına gelen sualin cevabım almış olur.
• Bir kimse bir kaç sene yahut her sene bilâ inkıta’ (ara vermeksizin) bu ismin zikrine devam eder olsa; âlemde tasarruf sahibi olup hâli tasarruf ile galebe eder. Hatta onun huzuruna kalbinin safvetini ve Cenâb-ı zülcelâlin nuru ile münevver olmasını Allah’-dan isteyen ekâbir bir kimse gelse ve o kimse naçar kalmış olsa; o kimse onun emriyle günde 1000 kere olmak üzere cn gün bu ismi (duayı) zikir etse on gün tamam olup Cuma gecesi olduğunda o kimsenin emri ile Sure-i En’amı, Yasin-i Şerifi ve Sûre-i Mülkü o gecenin yarısı geçtikden ve herkes uyuduktan sonra o kimsenin ağzına dilini sokarak ağzmda döndürse Allah zülcelâl ulûm-u kesire’i (çok ilimleri) o kimsenin üzerine feth eder. Bümediğine âlim olur. Allah Teâlâ’nın emriyle bilmediğini bilir.
Bu ism-i şerifin hassalarındandır :
• Bir kimse 12 gün oruçlu olup günde 5020 kere bu ism-i şerifi zikir etse muradı hasıl olur. Hatta eğer muradı manasıbı dünyeviyeden emir ve vezir olmak ise; zamanın sultanının yanında muazzez – mükerrem olup muradına nail olur.
• Bir kimsenin baliğ olmuş oğlu yahut baliğa olmuş kızı evlenemezse bu ism-i şerifi yazsa, oğlunun ismini ve anasının ismini vefk edip beş vakit namaz kılınır mescidin kapısının altında gömse ve gömerken 1100 defa bu ism-i şerifi okusa; Allah Teâlâ’nın izniyle bahtı açılıp muradı hasıl olur.
• Bir kimse taharet üzere Sultan’a teveccüh edip karşısında zikre müdavemet gösterse çok geçmeden büyük ve ulvî işler ona ısmarlanır.
• Eğer bir kimse ilim ve maarifet öğrenmek istese, her gün bu ismi (duayı) bir kere okusun. Kendisine Uim kapısı açılır. Çok fayda görür. Dilinden acaib manâlar dökülür.

Yirmiikinci İsim:

Ya mübdial bedai-ıa lem tebga fi insaiha avnen min halkıhi

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «El Mübdî» dir. Dilediğini istediği gibi yaratan demekdir. Hak Teâlâ; ezelî hikmeti iktizasınca dilediğini benzersiz inşa ve ihdas eder.

Mânâsı:

Ey Mübdii bedayi! Bütün kâinatı ve mahsus unsurları ihdas edici mutlak yaratıcısın. Ve bütün mânâ, söz ve ibareleri ve harflerdeki bilgileri icad eden muhakkak yaratıcısın. Bütün ulvî ve süflî şeylerin hepsini aletsiz ve maddesiz vücuda getirmekde, var et-mekde hiç kimseden bir yardım istemezsin. Teâlâ şa-nehu ulüvven kebira.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse riyazât-ı kâmile ile hayvanatdan ve ondan hasıl olandan perhiz etmek üzere oruçlu olduğu halde 40 gün itikâf edip her gün günde 7000 defa bu ism-i şerifi zikir edip dua etse ve her gün halvethâne-sinde güzel koku tütsü etse; Meliklerin, sultanların ve mü’minlerden her sınıf kimsenin kalblerini teshir etmesini Cenâb-ı Hakkdan isterse hepsi müsahhar olur. Allah’ın izniyle..
• Eğer asker ile Sultanın arasını düzeltmeğe gayret gösterirse icabet olup iki taraf ıslahı kabul eder.
• Bir kimse her gün 77 kere bu mübarek ismi zikir etmeğe devam etse; İlim – Maarifet, keşf – keramet zikreden kimse için hasıl olur. Ve Allah’ın izniyle çok faidelerle nzıklanır. Ve o kimsenin kalbinden diline çeşitli ilimler ve faziletler akar.
• Havassı eşyanın fayda ve zararına tam vukufu hasıl olur.

Yirmiüçüncü İsim:

Yâ allâmel guyûbi felâ yefûtu seyün min hıfzihi ve lâ yeûdüh.

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «Allâm’ül Guyub» dür. Gaiblerdekini çok iyi bilen demekdir. Allâm lafzı mübalağa ile âlemdir. Eşyadan her şeyi ve her şeyde sırr ve nihanı kemaliyle mübalâğa bilicidir.

Mânâsı:

Ey gaiblerdeki gizliliklerin sırlarım bilen Allahım! Eşyanın sırlarından bir şeyin miskal zerresi ilminden ve hıfzından kaybolmaz, yok olmaz. «Kad ehate bi külli şeyi ilmi» (Allah’ın ilmi her şeyi kaplamıştır.) âyetdir.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur: •
• Bir kimse doğru ve düzgün bir niyetle bu ism-i şerifin zikrine devam etse; Allah Teâlâ ona iki dünya (dünya ve âhiret) saadeti verir ve o kimsenin ismi Meşnkdan Mağribe dek şöhret bulur.
• Bütün insanlar ona inanır, hepsinin önderi olur. *
• Bir kimse günde 1000 kere zikretmeğe devam etse; din ve dünyası mamur ve makbul olup kalbi selim, dili açık – düzgün ve yüzü güzel olur. İnsanlar ona muhabbet eder ve onun üzerine ikbal ederler.
• Bu ism-i şerif da’vet-el esmâ’dır. (Kulaklara çağn ve ziyafetdir.)
• Bir kimse insanları – memleketi idareci ve yönetici olsa; insanları idareye ve memleketi yönetmeye kudreti olmasa; günde 3000 kere bu ismin zikrine meşgul olsa; ona o memleketin salâh ve fesadına muttali olmağa (iyiliğini – kötülüğünü anlamağa) bir ilim i’ta ve üâm olunur. Memleketi ve insanları adaletle iyi bir şekilde idare etmek müyesser olur.
• Şemsül Maarifde yazılıdır. Bir kimse bu ism-i şerifi, harf-i nida ile zikir etse; o kimse mugayyabat ile tekellüm eder. İnsanların benliğini keşfeder. Ve onun ruhu ulvî âlemlerin hepsini dolaşır. Kainat haberlerine, meleklerin işlerine muttali olur. Allah Teâlâ-nın izni ile.
• Her kim bu ismi (duayı) günde 1000 kere okusa; devlet (baht, talih, zenginlik) ona yüz tutar .

Yirmidördüncü İsim:

Yâ halîmü zel inâti felâ yuâdiluhu seyün min halkıh.

Allah Teâlânın Esmaül Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerif de «El Hâlim» dir. «Hilm» lafzı ahlâk-ı İlâhiyeden sayılır. Cenâb-ı Hakk; insanların şerirlerinin akıbetinde onları cezalandırmak için acele etmez. İntikamda acele etmez. Tövbe istiğfar etsinler diye onlan cealandırmakta acele etmez. Ha-lim-i mutlak ezeli ebedi Cenâb-ı hakkdır.

Manâsı:

Ey teenniyi kâmile sahibi olan hâlim va-cibüttekrim celle celâlehu teâlâ. Kemâli hilmiyet sıfatına ve hakkaniyetinin teennisinin vasıflarına yaratıklarından bir şey muadil ve mümasil olmaz.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bu ism-i şerifin zikrine devam etse; takva makamına ulaştıkdan sonra riyazât-ı kâmile ve kemâli tezellül ile ve iftikarla hacetleri yerine getiren Allah Teâlâ’ya tazarru ve niyaz üzere 40 gün tamam olduğunda Cenâb-ı Hakk ve feyyazı mutlak o kimsenin kalbine ilim ve hikmet feyz eder. Nitekim hadis-i şerif -de variddir (meâlen). Bir kimse tezellül ve iftikarla, hulûs-u kalble Allaha kullukda ve Allahı zikirde devam üzere sabit olsa; bu sebat üzere olduğu halde 40 günde o kimsenin gönlünde hikmet çeşmeleri zahir olup dilinden akar. Allah Teâlânm fazlıyla..
• Bir kimse bu ism-i şerifin zikrine müdavemet üzere olsa; hiç kimse onunla mücadele ve muhasama etmez.
• Bu ism-i şerifi zikir eden vakar sahibi olup meskenet ile beynel inam muazzez ve mükerrem olur.
• Bir kimsenin sevdiği olsa bu adı bir yenir taam (Yemek,Yiyecek)üzerine 1000 defa okuyup yedirse o onun aşkından deli divane olur.

Yirmibeşinci İsim:

Ya muîdü mâ efnâhu izâ berezel halâiku li da’vetihi min mehâfetih.

Allah Teâlâ’nın Esmaül Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerifi de «El Muîd» dir. Yaratılanı iade eden demektir. Yani Cenâb-ı Hakk ve feyyazı mutlak bütün eşyanın taayyünat vücudu kevniye-sini mahv ve ifna (yok) ettikden sonra geri haşr (diriltmek) için iade edicidir.

Mânâsı:

Ey bütün fâni (yok) olanları halli fenâ’sı (yok oluşu) üzere iade edici kadiri cebbar. Kemâli kudretini izhar ve hükmü tevfizini ibraz için bütün yaratılmışları kabirlerinden çıkdığı vakit davetinin korku ve haşyetinden yaratılmışlar zelil, şaşırmış ve çaresiz oldukları hâlde mahşer yerine iade edicisin.

Havass ve Esrarı :

Cenab-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
# Her kim bu ism-i şerifi zikir etmeğe devam etse; insanlar arasında heybetli ve azametli olur. Şöyle ki: Mehabet’inden (heybetinden) insanlar ona:
— Hayır! ve Evet! diyemezler.
# Bir kimse makamından ve mertebesinden sakıt olsa (düşse) evvelâ perhizi kâmile ile riyazet edip her gün 7000 kere olmak üzere 40 gün zikir etmelidir. Bu müddet tamam olduğunda muradı hasıl olur. Ve yine bütün insanlar ona itibar ederler.
# Bir kimse yurdundan, yuvasından uzak düşse ve kavuşması zor olsa; bu ism-i şerifi günde 1000 kere okumağa devam etmelidir.
# Yahut asıl vatanında kalan akrabası gaibin geri gelmesini murad etseler; zikredildiği üzere düzgün bir niyetle günde 1000 defa okumağa devam etmelidir. Allah’ın izniyle gaib avdet edip yurduna, yuvasına kavuşur.
# Bir kimse bu ismi (duayı) ikindi namazından sonra 300 defa okusa; insanların dili o kimse üzerine bağlı olur. Bu isme akd-il-lisan derler. İsm-i azam da demişlerdir.

Yirmialtıncı İsim:

Yâ hamîdül fe’âli zel menni alâ cemî-ı halkıhi bi lafzıh.

Esmaül Hüsnâdan (Allah’ın güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerif de «El Hamid»dir. Hamid lâfzımn manâsı övülen sena edilen demektir. Allah Teâlâ Evsafı zâtıyeden kendi zatı ecelli âlâsını zatıyla övücüdür.

Mânâsı:

Ey bütün işleri övülmüş olan Allahım! Her çeşit ni’metlerin; zahirî ve batını nimetlerinin hepsi; lûtfu keremin ve fazlı inayetinle bütün yaratıkların içindir.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bu ismin zikrine devam eder olsa; envai ni’metlerle rızıklanır.
• Bir kimse-perhizi kâmile ile 40 gün, günde 7000 kere bu şerefli ismin zikrine devam etse; halvetinde yabancılarla sohbet etmemek şartıyla o kimse ni’-met-i diniyeden veya ni’met-i dünyeviyeden her hangisinin çok olmasına, artmasına niyet ederse; o ni’met çoğalır ve günden güne artar.
• Her kim bu ism-i şerifi devamlı olarak günde 300 kere zikir etse; dilinde fesahat (konuşmasında düzgünlük, açıklık) peyda olur.
• Yüzüne melehât (güzellik) gelir.
• Akidesi (inancı) temiz ve düzgün, hâli güzel
olur.
•Bir kimse bu şerefli ismi hiç terketmeyip devamlı zikir etse; eğer şah ise; cihana meliki adi ile dolar. Eğer derviş ise; iklimi vücudda dil meliki adi ile dolar.
• Bu duayı okuyanın malı her defasında eksilmez, git gide artar.

Yirmiyedinci İsim:

Yâ azîzül menîul gâlibü alâ cemîıl emrihi felâ seye yuâdilüh.

Allah Teâlânın Esmaül Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerif de «El Aziz» dir. İzzet ve şeref sahibi demektir. Allahü zülcelâlin zâtı ecellü âlâsı azizdir.

Manâsı:

Ey Aziz zülcelâl! Zâtı izzu celâlin misal-sizdir. Seha hususunda zâtına vusul müyesser değildir. Ki; celâli izzetin men eder. Cümle âlemden müstağni padişahı lâyezalsın. Her ne emrin olursa hükmü fermanın üzere kuvvet, güç ve mutlak galibsin. Bütün mümkünatı mücerredat ve mümtezacatı mukadderat mağlub, mahkûm ve her an şiddetli ihtiyaçla muhtaçlardır. İzzü kemal rububiyetin şeylerden bir şeye benzemez. Ve zâtı celâli izzetine bir şey muadil ve mümasil olmaz. Aziz züintikamsın. (C.C.).

Havass ve Esrarı :

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bu şerefli ismi devamlı şekilde zikreder olsa; bulunduğu mertebede daim olup izzeti ve üstünlüğü artar, aziz olur. Ve başkalarının tfzerine galib olup onları mağlûb ve acz eder.
• Bir kimse düşmanlarının suikasdını gidermek ve onlan mağlûb etmek gerektiğinde perhizi kâmüe ile riyazet edip 71 gün insanlardan uzlet etmeli ve bu müddet zarfında bu şerefli ismi günde 7000 kere zikir etmelidir (okumalıdır.) O suikasdı olan düşmanının şeklini tasvir edip (resmini yapıp) ıslahım murad ederse o şeklin (resmin) yüzünü beyaz etmelidir.
• Eğer tard etmek murad ederse düşmanının yüzünün rengini siyah etmelidir.
• Eğer ölümünü murad ederse yüzünün rengini kırmızı yapmalıdır. Ama insanlara muzırr, zararı olmazsa bu caiz değildir. Maadası mani’ değü.. Müddet tamam olduğunda muradı hasü olur.
• Her kim bu şerefli ismi günde 112 kere zikir etse; insanlar arasında muazzez ve mükerrem olur.
• Hasüı kelâm Aziz ismini zikir edinse aziz olur. Fakat aziz olduğunda yaratılmışların üzerine galebe zuhur eder. O galebeyi Allah Teâlânın razı olacağı hususlara sarf etmek gerekdir.
• Bir kimse bu ismi (duayı) okumağa devam etse; asla fakirlik görmez.

Yirmisekizinci İsim:

Yâ kâhirü zel batsis sedîdi entellezî lâ yutâkun tikâmüh.

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «El Kahir» dir. Kahreden, ezen, üstün gelen demektir. Allah Teâlâ halkı kahr edicidir yok etmekle. Cebabireden olardan kahr edicidir, cezalandırmakla. Ve Hakk’la nizâ edenleri kahr edicidir, dalaletle.

Mânâsı: 

Ey kahr-ı zülbatşiş! Şedid öyle şiddet sahibi kâhri zülcelâlsın ki; ukubat intikanuna takat getirilmez.

Havass ve Esrarı :

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (KS.) Hazretleri buyurur:
# Bir kimse perhizi kâmile ile 40 gün günde 12.000 kere bu ism-i şerifi zikir etse; küduratı beşeriye-den (beşerî üzüntülerden, kederlerden) gönlü musaffa ve mücellâ (saf, parlak, cüâh) olur.
# Bir kimse bağlı olsa bu şerefli ismi bir çini kâseye misk ve zağferanla yazıp şeker şerbeti ile ezip içse; sihri bozulup bağı açılır.
# Bir kimse bu şerefli ismin tecellisine mazhar olup küf farla cihad ve muharebeye çıksa; bu şerefli ismi bir giysi üzerine vefk edip yazsa; muharebede o giysiyi giyse Allah’ın izniyle mansur olur ve fethi zafer bulur.
• Bir kimse iki askerin yahut iki kimse arasını ıslah için aralarına girse; evvelâ bu şerefli ismi 700 kere okuyup gizlice iki tarafın üzerlerine üfürse; onların aralarını düzeltir (94).
• Bir kimse dilese ki; bir kişiyi helak etsin.. Bir Cumaya kadar bu ismi her gün okusun. Cumadan sonra 100 defa okusun. O kimse helak olur.

Yirmidokuzuncu İsim:

Yâ karîbül mütelâî fevka külli seyin uluvvür tifâih.

İlâhi isimlerden bir ism-i şerif de «Karib» dir. Ki; sünnetde vâkidir. Yarattıklarına yakm olan Allah demektir. Karib lâfzının Allah Teâlânın isimlerinden olduğu Ebu Hüreyre (R.A.)’den mervidir.

Manâsı:

Ey bize bizden yakm olan karib ü müteâl bîzeval; ulüvvü refiuşşânm mülk \_ melekûtaa efrad eşyanın ve bütün ulvî şeylerin üstünde âliyyül âlâsın. (Yücelerden yücesin.) Her eşyaya akrabı kurbetin te-celliyatma nisbet olan kurbu hakkaniyetindir.

Havass ve Esrarı :

Cenâb-ı Şeyhul Ekber (K.S.) Hazretleri buyurur: Bu şerefli ismin 60 türlü havass ve esran vardır. Hepsi yazılsa çok uzun olur.
• Bir kimse bu şerefli isme devam etse; o kimse Hakka kariblik (yakınlık) hasıl eder. Ve Hâlık (yaratıcı) da ona yakın olur. Eğer düşman ve eğer dost.. Zira bu şerefli ilmin hassalanndandır ki; hem dostluğa, hem düşmanlığa yarar.
• İki kimse birbiriyle cenk ederken.
• Yahut iki asker (ordu) birbiriyle muharebe ederken bu şerefli ismin sırrını bilen kimse muharebenin sakin olmasını (yapılmamasını) arzu etse o niyetle bu şerefli ismi olduğu kadar zikir etse; cenk sakin olup sulh olurlar.
• Eğer düşmanının helaki niyetine okusa; o muharebe eden mağlûb ve münhezim olur.
• Ve eğer hassaten bir düşmanı dost etmek niyetine günde 1000 defa olmak üzere 7 gün zikir etse; o düşman dost olup ona yakın olur.
• Ve bilakis o düşmanı helak etmek niyetine zikir etse; o düşmanı zayıf ve naçar (çaresiz) kalır. Düşmanının hiçbir şekilde suikasd etmeğe hareket mecali kalmaz.
• Eğer bir kimse perhizi kâmile üe bir halvetde 40 gün, günde 10.000 kere zikir etse; bu ismin hadimi o kimseye yakın olur ve hacetini, dileğini yerine getirir (96).
• Bir kimse bir kişiden bir şey alıp vermese; o kimse oruç tutsun. Onu ziyarete varsın. İki rekât namaz kılsın. Her rekâtında bir Fatiha 3 İhlâs, 3 İnnâ En-zelnâhü Sûresini okusun. Namazı kılıp selâmı verdikten sonra sıdk ile 25 defa ismi (duayı) okusun. Allah’dan kişinin alıp vermediği şeyi vermesini dilesin.

Otuzuncu İsim:

Yâ müzille külli cebbârin anîdin bikahri azîzi sultânih.

Allah Teâlânın Esmaül Hüsna‘sından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerif de «El Müzill»dir. Dilediği kulunu hor ve zelil edici demektir. Allah Teâlâ bazı kulunu; mü’min olduğundan âhiret izzetini tekmil için dünyada zelil eder. Bazı kulunu sûretde (görünürde) dünya izzeti-metaı ile sîyretinde zelîl eder. O kulun âhiretde zilleti zahir olur. Cenâb-ı Hakk Müzill mutlakdır.

Mânâsı:

Ey Müzill Cebbar-el mütekebbir olan Allah zül-celâl celle şâne teâlâ. Yer yüzünde kendini büyük görüp tekebbürlük eden fesad ehli cebbarları ve fakirlere, zayıflara gaddarlık edip mallarını yağma eden, zulümde haddim,aşan cebbar anidlerin hepsini galebe-i kahrı celâlin tasallutu ile izlâl (zelil) hor, hakir ve sefil edersin.

Havass ve Esrarı:

Cenab-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kişinin bir kimsede ya emanet, ya karz-ı ha-sen alacağı olsa; o kimse düşmanlık edip vermese ve alacaklının almağa gücü yetmese; bu şerefli ismi zikretmeğe meşgul olsun. Zikir etmesi tâ alacağı eline girene kadar devam etsin. Ama zikir etmeğe bu niyet üzere niyet edip başlamalıdır. O nesne Allah m izniyle eline geçer.
• Bir yere bir cebbar kimse musallat olsa; bu şerefli ismi o cebbar kimsenin defi niyetine günde 1000 kere zikir etmelidir. Eğer o cebbar; bazı kimselere zulüm etmişse; onlardan her birisi adı geçen cebbar için bu ismi (duayı) okumalıdır. Tâ def olup gidinceye dek. Allah’ın izniyle kısa zamanda def olup gider.
• Bir İslâm askeri küffar askeriyle karşılaştığında bu şerefli ismi kılıçlarına ve harb âletlerine yazsalar ve bu ism-i şerifi zikir (okur) oldukları hâlde muharebeye başlasalar; Allah’ın izniyle küffar askeri münhezim, İslâm askeri mansur ve muzaffer olur (98).
• Bir kimse bu ismi (duayı) her ne niyetle okursa kabul olur. Hem okumalı hem de üzerinde bulundurmalıdır.

Otuzbirinci İsim:

Yâ nûra külli seyin ve hüdâhu entellezî felakaz zulumâti nûruh.

Allah Teâlâ’nm Esmaül Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerif de «En Nur» dur. Ce-nab-ı Hazreti vacibül vûcud; nuru zâtı ezeliyesiyle nurdur. Öyle mutlak nurdur ki; nur isminin tecellisiy-le herşeyi nurlandırıcıdır.

Mânâsı:

Ey mutlak nur ve muhakkak «hidâyet edici olan Allahım! Zulmeti Adem’den bütün eşyayı vücud sahrasına ihraç ve izhar eden sensin. Öyle nuru hadisin ki; mü’min olan kulların beşerî zulmeti, nefsî kederleri, beğenilmeyen ahlâkın ve yerilmiş, kötü sıfatın zulmetlerini hidâyet nurun sarıp kaplar. Nurunun te-cellisiyle gönülleri sevabınla pürnur edersin.

Havass ve Esrarı :

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Her kim insanların içinde yüzünün parlak olmasını isterse bu şerefli ismi günde 120 defa zikir etmeğe (okumağa) devam etmelidir. Allah’ın izniyle yüzü nurlu ve güzel olur.
• Bir kimse 40 gün halvet edip perhizi kâmile ile riyazet edip hayvanat ve onlardan çıkanlardan yemeyip içmeyerek günde 10.000 kere bu şerefli ismin zikrine meşgul olsa; mişkâtı dil ve câm pürnur olup kalbinde saflık, temizlik, incelik meydana gelir. Kalbinin aynasında sırr panldayıp nuraniyetden olan ulviyyet ahalisinden icabet ederler. Geceleri gündüz gibi aydınlık, nurlu olup âlemin ahvali ve hakikatin hâli kalb meclisine aks eder. O kimse hepsine muttali olur.
• Hakir olan kimse vakur olmak arzu etse; günde arasını kesmeden 700 kere bu şerefli ismin zikrine devam etmelidir. Arzusu hasıl olur.
Bir makam ve mansıbdan azl olmamış kimse o makam ve mansıbda lbka (baki) olmak, devamlı kalmak isterse bir kara koyun yüreğine bu ism-i şerifi vefk edip yazsın. Bir yüksek yere koyup o vefk’in azimetiyle bu şerefli ismi günde 5000 kere okumağa devam etsin. Allah’ın izniyle muradı hasıl olur .
# Bu ism-i şerif her ne niyetle okunursa; okuyanın muradı hasıl olur. Allah’ın izniyle.. Hem okumalı hem ismi (duayı) üzerinde bulundurmalıdır.

Otuzikinci İsim:

Yâ âliyüs sâmihu fevka külli seyin uluvvur tifâih.

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «Aleş Şamk» dır. Yani Allah Teâlâ bir Sübhanı âliyyiş Sândır ki; alâmet hudûs imkândan münezzehdir. Ve bir sultam şamk el burhandır ki sıfatı âliyesine ve kemali bakasına fena (yokluk) gelmez.

Mânâsı:

Ey sânı yüce ve büyük olan Allahım! Galebe! kahrı ceberutunun ve fazlı ihsanınla tasarrufat iktidarının yüceliği; bütün bilinen ve akılla idrâk edilen ulvî şeylerden daha âlâ ve yücedir. Teâlâ şâne ulüv-vü kebira.

Havass ve Esrarı :

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kiınserün talihi bağlı (kapalı) olsa; bir kara başlı koyun alıp talihinin açılması niyetine bu şerefli ismi 700 kere okumalıdır. Ve sonra peşi sıra tekbir alıp koyunu kurban etmelidir. îçinden yüreğini alıp etini fakirlere sadaka vermeli. O yüreğin üzerine de bu şerefli ismi 700 kere okuyup bir kâğıd üzerine bu şerefli ismi vefk edip o yüreğin içine koymalı. Sonra beş vakit namaz kılınır camiinin iç eşiğine gömmeli. Sonra her gün günde 700 kere bu şerefli ismi okumağa devam etmeli. Allah Teâlâ’mn izniyle bağlı olan işleri ve talihi açılıp envai cem’ıyyat (toplanan, eline giren, biriken şeyler) ile nzıklanır.
• Bir kimse bu şerefli ismi 40 gün günde 7000 kere okusa ve bir halvetde perhizi kâmile ile oruçlu olsa; bütün mânevi yüksek makamları seyr ve temaşa et-tikden sonra kendi makamı da keşf olur.
• Bu şerefli isim her ne niyetle okunursa; okuyanın muradı hasıl olur. Allah’ın izniyle.. Hem okumalı, hem ismi (duayı) üzerinde bulundurmalıdır.

Otuzüçüncü İsim:

Yâ kuddûsut tâhiru min külli sûin felâ sey’e yuâzuhu min cemîı halkıhi bi lafzih.

Allah Teâlâ’nın Esmaül Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerif de «El Kuddûs» dür. Zat olarak, sıfaten ve fülen noksanlık ve lâyık olmayan sıfatlardan münezzeh ve müberrâdır, demektir.

Mânâsı:

Ey ezelî ve ebedî Kuddûs olan Allahım! Zâtı pâkm ayıb olan şeyden ve halkın tevehhüm ettiği işlerden mukaddesdir. Şer yerlerde câri olan envai kötülüğün tümünden zât’en, sıfaten ve fiilen mutahhar ve münezzehsin. Ebrâriın nefslerini, ahyâr’ın kalblerini ednâ âsîlikden, mülevves beşeriyetden tathir edicisin. (Fesubhanel Melikil Kuddûs)

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse perhizi kâmile ile riyazet edip oruçlu olduğu halde bir halvetde 40 gün günde 7000 kere bu şerefli ismi okumakla meşgul olsa; tabiî kuvveti ifna (yok) olup kudsî kuvvetle kuvvet bulur. Ve nefs’in kötü şeyleri güzel göstererek aldatmasından ve beşeriyetin kirinden, murdarlığından tathir olduğunda merhamet sahibi olan Ruhul kuds ve akılla görülen hakikat sırlarım kalbi selimine ilga eder. Bilmediği sırlara vakıf olup bilir. Câm dil envarı kudsiye ile münevver olur. Ve her ne hacet dilerse reva olur. Allah Teâlâ’mn fazlıyla.
Şümannca (sayısınca) süre kuddûs’u bir kes (kişi) İçi dışı olur onun mukaddes Kederden pâk eder cân ve dilini hem öyle yol bulmaya kudsi dile gam
Dua etse döner hayıra şer işler Görür hem uykusunda safi düşler Sürerse şâd olur bu ismi gamkin (gamlı) Gider dilden hased buğuz ve kibri kin
• Bu isim (dua) her ne niyetle okunursa kabul olur. Hem okumalı hem de duayı üzerinde bulundurmalıdır.

Otuzdördüncü İsim:

Yâ mübdiel berâyâ ve müîdihâ ba’de fenâihâ bi kudretih.

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «El Mübdî» dir. Yaratıcı, yoktan var edici, demekdir.

Mânâsı:

Ey bütün mevcudatı icadla inşa, izhar ve ibda edici Cenâb-ı mübdiyi zülcelâl! örneksiz İbda eylediğin (yarattığın) mahlûkatının vücudu mümkünele-nni ifna ve idam (yok) ettikden sonra geri eski halleri üzere celâli azamet kudretinle iade edicisin.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse mebde ve mead (başlangıç ve sonuç) yâni kâinatın var oluşunun, insanın yaradılışının, kıyametin kopmasının, ahiretin ve bunların arasında olanların oluş sırrını bilmek murad etse; önce tam bir taharet ve perhizi kâmile ile bir halvetde günde 7000 kere olmak üzere 40 gün müddetle bu şerefli ismi okusun. O sim bilir.
• Ve de hayatdan ümidi kesilmiş derecede bir hasta kimsenin yanında bir kimse taharetle bu şerefli ismi okumağa meşgul olsa: 3 günde eseri müşahede olunur. Eğer vakti tamam değilse çabucak şifa bulur. Allah’ın izniyle..
• Eğer bir kişiyi berdar etmek gibi yahut başka suretde öldürmek murad olunsa; bir kişi onun kurtulması niyetiyle devamlı bu şerefli ismi okumağa meşgul olsa; Allah Teâlânın emriyle kurtulur.
• Bir kimse ölüm yerine düşse bu adı devamlı okusa ölümden kurtulur.
• Bu şerefli isim her ne niyetle okunursa kabul olur. Hem okumalı, hem de duayı üzerinde taşımalıdır.

Otuzbeşinci İsim:

Yâ celîlül mütekebbirü alâ külli seyin vel adlü emrühü ves sıdku va’düh.

Allah Teâlânın Esmâül Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayılan bir ism-i şerifi de «El Celil» dir. Celâl ve azamet sahibi demekdir. Celil lafzı celâldanme-huzdur. Yani nuutu celâliye ile mevsufdur. O nuutu hakk ki; Allah Teâlâ ganî, aziz, mâlik, müntekım, kah-har, âlim ve cebbardır. İşte bunun gibi nuutu İlâhiye-yi ve sıfatı celâliyeyi camii olan celili mutlak Allah zülcelâldir.

Mânâsı:

Ey bütün âlemmlerin tedbir umurları üzerine ızzu celâli satvetinin ve kibriyaı kemâli saltanatının adaleti ile tasarruf eden Hakim, Adil, Celil, Zülcelâl ve ey mütekebbiri vezir padişahı bizeval! Fûyuzatı hüküm ve fermanın mecrayı adl’den âlemlere câridir. Ve zayıf, hakir, biçare kullarına vaadi kerimin sadıkdır.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse Allah Teâlânın Celâl ve Cemâl sıfatlarının sırlarına mahrem (arif) olmak murad etse devamlı bu ismi okumağa meşgul olmalıdır. Buna devam eden kimse üe halk içinden hiç bir kimse ululuk rütbesinde onunla muaraza edemezler.
Eğer bir kimse O’nunla vâde kılsa; bu şerefli isim hürmetine hilaf etmez.
• Eğer bir kimse perhizi kâmile ile 40 gün günde 5000 kere bir halvetde zikir etse; ismi celilin âsârı tecellisinden gönlü mücellâ (parlak) olur. Gönlüne ânz olan vesenih beşeriyet ve hevai şehavat mahv olur. Âlemin hâlleri gönül aynasına akseder.
• Bu ism-i şerif her ne niyetle okunursa kabul olur. Hem okumalı hem de ismi (duayı) üzerinde taşımalıdır.

Otuzaltıncı İsim:

Yâ mahmûdü felâ teblugul evhâmü külle künhi senâihi ve mecdih.

İlâhi isimlerden bir ism-i şerif de «El Mahmud» dur. Yani Cenâb-ı hudayı hakk; kendi zat ecelli ve alaşım kendi zatı âliyesine lâyık olan hamd ve sena ile ezelî hamd ve sena edici hamd el mutlak, zatında mah-mudu muhakkakdır.

Mânâsı:

Ey şâm ulûhhiyetine lâyık olan kemal vasıflarla ezelî, ebedî, devamlı hamd olucu Allahım! Zâtında meşkûr, mâruf, mezkûr ve hakkı ile mabud-u mutlaksın. Ya mabud-u müteâl celle şânehu teâlâ! Bütün hamd-ü sena, şükür ve dua, açık ve gizü zikir üe devam üzre olan zevatın ve ehemmi cüziyeleri ve kuvvei müdrikei idrâkleri her senâi külliyeti’nin ve şerefi izzetinin hakikatına vâsıl ve baliğ olamaz.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse kendi nefsinde her ne düerse ve başkası için husûli muradı niyeti ne ise bu şerefli ismi okumağa meşgul olsa; dilediği muradı hasü olur. Allah Teâlânın fazlıyla.
• Bir kimse evham, hayâl görmekden ve gönül karanlığından kurtulmak murad etse; bir köşeye çekilip 40 gün perhizi kâmile üe perhiz etsin. Halvetde bir kimse elinden bir şey yemesin. Gıdası kendine mahsus
olsun. O halvetde bu şerefli isimden başka bir şey ile meşgul olmasın. Ve o kadar gayret etsin ki; dil aynası safvet (saflık, berraklık, temizlik) bulsun. O halvetde her ne zuhur ederse kimseye söylememeli. Tâ evham-ı mülk zail olup melekût-i sırlara mahrem (arif) oluncaya dek gayret etmelidir. Ama evhamı «hayâl üe melekû-tî hakikatlan fark etmeğe irfanı müsait değilse bir mürşid eliyle halvete girmeli ve o mürşidle bazan sohbet etmeli. O mürşid ittihaz ettiği zatda temyize (ayırt etmeğe) kudret olmazsa; hayâl ile hakikat berzahında (arasında) kalır. Maazallahi Teâlâ necat bulamaz.
* Bir kimse bu ismi (duayı) ne niyetle okursa hasıl olur. Hem okumalı hemde üstlerinde bulundurmalıdır.

Otuzyedinci İsim:

Yâ kerîmel afvi zel adli entellezî mele-e külle seyin adleh.

Allah Teâlânın Esmaül Hüsnasından (güzel isimlerinden) sayüan bir ism-i şerifde «El Kerîm» dir. Bağışı çok ve cömert olan demekdir. Yani Hazreti Hudayı ce-lîlüşşân zâtı kerimiyle zâtmda mükerrem olup kullarına talebsiz (istemeden) envai cevad kerimiyle ikram edici bir kerim padişahdır ki; yaratıkları içerisinde inşam hâlis kereminden inşam kendine has bir biçimde yaratmakla ve onu giydirmekle mükerrem kıldı. Ve nice kerametler (ikramı, bağışı) ile diğer mahlûkdan mümtaz (seçkin) kıldı. O kerametler (ihsanlar, bağışlar) ki; kullarına vesilesiz ve talebsiz ikram etmiştir.

Mânâsı:

Ey kerîm Vacibit Tekrim! Mü’min kulların için vââdi kerîmine vefa edici ve vaidini afüv edici ke-rimüşşânsm ve adi sahibi hallâkı cihansın. Öyle bir adli sübhansın ki; Ya Rabbel âlemin! Bütün mahlûkatın yaratılışında her şeyin itidal sınırı hâlis fiili adlindir.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimsenin nefs-i emmâresi (nefsinin isteğini yapmasını emredici nefs) kuvvetli olduğunda; bu kerîm ismini okumağa meşgul olmalıdır. Sıfat-ı mezmu-mesi mahmude’ye (kötü sıfatlan iyi sıfatlara) tebdil olunur.
# Hakk Teâlâ Hazretleri lütuf ve keremiyle sey-yiâtmı (suçunu, günahım) mahveder.
# Eğer bir kimse âhiret yolunda gayret eder olsa; günde 700 kere bu kerîm isminin zikrine devam etmelidir. Allah Teâlâ’nın fazlıyla iklimi vücuda gönül padişahlığım adi üzere icra eder. Diğer azalar onun mahkûmu olur.
• Eğer Melikler bu ismin zikrine meşgul olsalar; adi ve adaletle memleketi nizam bulduktan sonra âlemlere münteşir olur.
# Eğer erbab-ı kemâl bu ismin zikrine devam eder olsa; maarifetleri revaç bulup indel enam makbul olur.
• Bu ism-i şerifi her kim ne niyetle okursa muradı hasıl olur. Hem okumalı ve hem de üzerinde bulundurmalıdır.

Otuzsekizinci İsim:

Yâ azîmü zes senâil fâhiri vel izzi vel mecdi vel kibriyâ-i felâ yezillü izzühu.

Esmai İlâhîyeden bir ism-i şerif de «El Azim» dir. Pek azametli demektir. Yani Cenâb-ı Hazreti Vacibül vücud; celâl-ı azamet ve kahrı galebei kudret sahibi bir azim vücibittâzimdir. Ecsam-ı icramdan (yer kaplayan cisimlerden) değüdir ki; göz ile görülsün ve makûlat-dan (akıl Ue büinen) değüdir ki; akıl idrâk eylesin. İlim olmadan akim idrâki yetersizdir.

Mânâsı:

Ey azim vâcibittâzim! Kendi şâm azameti ulûhiyetinf hakk tazim üe senayı azim sahibi şâm büyük Allah’sın. Ve senaî izzet sahibi ulu Sübhan. Ve ey Senâi mecid şeref sahibi hallâk-ı cihan. Ve ey senâi kib-riya sahibi kerim üısan. Zât’en ve sıfaten ve fiilen kemâli izzetin ki; ezelen ve ebeden zül (gölge) arız olmaz.

Havass ve Esrarı :

Cenâo-ı Şeyhül Ekber Muhiddüı Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bu şerefli ismi ve bu na’atı Hudayı Kitabı Şerhi Çehl nam kerimin günde 700 kere zikrine devam edici olsa; enva-n azameti celâl hakk ve mecd şerefi kibriyai mutlak kalbinin aynasına ışık salıp parıldatır.
• Eğer riyazeti kânüle üe 40 gün halvetde olup günde 10.000 kere zikir etse; bu şerefli ismin ve bu zikri azimin (bu büyük zikrin) ruhaniyeti icabet eder. Gönlünde haşyetullah (Allah korkusu) sabit olduğundan başka korkuların hepsi gider.
• Bir kimse seyyiatı azime (büyük suça) ve günahı kebireye (büyük günaha) mürtekib olmuş olup kâbüi gufran (af) olmak murad etse; bu şerefli isme tevessül edip afüv ve mağfiret olmağa niyetle zikir etse; Allahü azimüşşân fazlasıyla büyük ve küçük günahlarım affeder.
• Bir kimseye padişah veya bir vali hışım ve ga-zab edip o hatırlardan korkan kimse bu şerefli ismi 12 kere zikir edip yüzüne karşı üfürsün. Karşısına vardığında gazabı hilm’e tebeddül eder.
• Bir kimse siyaset edilecek (asılacak) olsa; bu şerefli ismin zikrine meşgul olsun. O siyasetden ve diğer tehlikelerden selâmet bulur.
• Yahut gazab olunmuş bir kimsenin selâmeti için bir başka kimse niyet edip bu şerefli ismi zikrederse o gazab olunan kimse selâmete erişir. Allah Teâlâ’-nın fazlıyla.
• Bu tsm-i şerifi bîr kimse ne niyetle okursa o niyeti hasıl olur. Okunmalı ve yanında taşımalıdır .

Otuzdokuzuncu İsim:

Yâ karîbül mücîbül müdânî dûne külli seyin kurbeh.

İlâhî isimlerden bîr ism-i şerif de «El Karib» dir. Yani Hak Teâlâ ilmi ve kudreti üe mukadderata cümle mevcudatdan karibdir.
Bu ism-i şerif laf zan Esmai Hüsna sayısından ha-riçdir. Ama mânâ bakımından dahildir.
Bundan başka çok esmaullah vardır ki; ifade ettiği mânâ Esmâül Hüsna’ya dalüldir. Gerçi bu ism-i şerifin ismullahdan olduğu sünnetde sarîhdir. Kur’an’da da vâkidir.

Manâsı:

Ey kudreti celâliye ve cemâliyenin, ilim ve iradeti kemaliyenin tam ihatasıyla bütün mukadderata karib olan, dualara icabet eden Allahım!

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Bir kimse bu ism-i şerifin zikrine meşgul olsa; kendisine uzak olan yalan olur.
• Ve de bir kimse riyazât-ı kâmile üe bir halvet-de 40 gün, günde 3000 kere bu ism-i şerifi zikir etse ve keza o miktar gecede de zikir etse; ervahı mukarrebin icabet edip hacetini reva ederler.
• Bir hüsnü hâl sahibi kimse sui hâl (kötü bir durum) ile zemm olunur (yerilir), olsa; yahut bir beldenin insanları (hakkında kötü konuşur) olsalar; o kimselerin dillerindeki kötü sözleri gidermek, onları öyle konuşmakdan men etmek için bu şerefli ismi 7 gün 7000′er kere okumalıdır. Perhizi kâmüe ile ve oruçlu olduğu hâlde.. 7 günün tamamında 7 türlü renkle boyanmış ipek, iplik olsun, keten ipliği olsun, yahut pamuk ipliği olsun. Ama bunlardan 7 çeşit hazır renkli bulunmazsa 7 ayrı renge boyatmalıdır. O ipliği 7 kat edip evvelâ hakkında dedikodu edenleri dillerini bağlamak niyetine 7 düğüm düğmelemeli. Allah’ın emriyle düleri tutulup o kimsenin aleyhinde konuşamazlar (106).
• Bu ism-i şerif her ne niyetle okunursa kabul olur. Hem okumalı hem de duayı üzerinde bulundurmalıdır.

Kırkıncı İsim:

Yâ acîbes sanâyiı felâ tentıkul elsünü bi külli âlâihi ve senâihi yâ gıyâsî inde külli kürbetin ve mücîbî ınde külli da’vetin ve mezâî ınde külli siddetin ve yâ recâî hîne tenkatıu hîletî.

İlâhî isimlerden bir ism-i şerif de «El Acib» dir. Yani Hakk Teâlâ zatında zatî vasıflarıyla acib’ül bedı el hakimü mutlakdır. Ki; sıfatı zâtıyesinden her hangisi beyan olunsa akıl sahipleri taacüb eder. Zira akıl dairesine sığmaz. Ve evsaf-ı zâtıyesi muktezasınca künh hakikati üzere akıl idrâk edemez.

Mânâsı:

Ey acibüs Senayı el bedâyi es Sâni el mutlak! Kullarına ihsan ve itâ eylediği âlâi hüviyetin ve nimei uluhiyetin ve bizzat kendi Senâi hakkaniyetinin her hakikatini elsinei beşeriyeden bir (lisan) lisanı nutka kaadir değildir. Yani kullarına ihsanlarının ve İlâhî nimetlerinin seni layıkıyla övmeği beşeri dillerden hiç bir dil anlatamaz.

Havass ve Esrarı:

Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurur:
• Her kimin ulular katında haceti olsa; bu şerefli ismin zikrine devam edici olsa haceti reva olur.
# Eğer bir kimse bulunduğu mevkiden daha yükseğine ulaşmak murad etse; bu şerefli ismi günde 1200 kere zikir etmeğe devam edici olsun. Üst rütbelere nâil olur.
• Bir kimse dünya malmı cemm etmek (toplamak) dilese bu ismi okumağa meşgul olmalıdır. Çok cemiyyet (toplamak, yığmak) hasıl olur.
# Ve de bir kimse riyazât-ı kâmile ile 40 gün halvet edip günde 12.000 kere bu şerefli ismi zikreder olsa o halvetde yeryüzünün ve gökyüzünün acâib ve garâib hallerini müşahede eder. Ve.. İsmin ruhaniyeti icabet ederse; sanatı acibeler gösterirler ve tâlim ederler.
• Bir kimse bu şerefli ismi ne niyetle okursa o niyeti hâsıl olur. Hem okumalı hem de üzerinde bulundurmalıdır.
# Eğer bir kimse bir işi başarmakdan âciz kalsa; hiç kimse ona erişip yardım etmese, yahut bir zâlimin elinde mahbus olsa; nice kere dua etmiş olsa da Allah Teâlâ duasını kabul etmese bu ismi (duayı) 91 kez içten, ciğerden okusun..