Nasıl Dua Etmeliyiz

Nasıl Dua Etmeliyiz

Dua; sözlük anlamında; çağırmak, yardım talep etmek, yalvarmak anlamına gelir.

Terim olarak ise, kulun samimi ve içten bir şekilde Allah (c.c)’a sığınmasını ve yakarışını, Allah (c.c)’ın yüceliği karşısında güçsüzlüğünü itiraf etmesini, sevgi ve tazim duyguları içerisinde O’nun lûtfunu, yardımını ve affını dilemesini ifade eder.

Allah (c.c)’ın büyüklüğünü dile getirme, O’na yalvarma, hamd etme, şükretme, O’nu övme ve aynı zamanda sevgi ve saygı sunma ifadesidir. Kulun Yaratıcısı ile sürekli biçimde iletişimde bulunduğu bir ibadet olarak da tanımlanabilir.

  • Nasıl Dua Etmeli?

Yalvararak ve gizlice edilmeli.

Kararlı Davranmak ( 3 Kere Tekrar Etmek )

Samimi ve İhlasla Dua Edilmelidir.

Allah (c.c) azabından korkarak ve rahmetini umarak dua edilmelidir.

Allah (c.c.)’a O’nın güzel isimleri ile dua edilmelidir.

Dua Amin diyerek bitirilmeli.

  • Dua Etmenin Faydaları ve Sevapları Nelerdir?

Kul dua sayesinde Allah (c.c) katında değer kazanır.

Dua ile ahiret ve dünya hayatı için istek ve niyazlarda bulunulabilir.

Dua ile manevi hayat güçlendirilir. Allah (c.c)’a yakınlaşılır.

Dua’nn kabulu dünya da olmasa da ahirette illaki karşılığı olacaktır. Bu yüzden duam kabul olmadı diyerek dua etmekten vazgeçilmemilidir.

Dua ile Allah (c.c)’tan af, mağrifet ve bağışlanma dilenebilir.

Kul dua edince muhakkak bir şeyler kazanır, onun duası karşılıksız bırakılmaz. Ya dilediği şey kendisine bahşolur ya bir günahı bağışlanır ya da sevabı âhirette verilmek üzere muhafaza olunur.

  • Dua Etmek İçin Özel Vakit Var mıdır?
Seher Vakti

Amr b. Abbase Efendimiz (s.a.v)’e;

“Allah’a daha yakın olunacak bir vakit var mıdır? “ diye sorunca Efendimiz (s.a.v) şu cevabı vermiştir;

“Kulun Allah’a en yakın olduğu vakit, gecenin sonlarına doğru olan vakittir. O saatlerde Allah’ı zikredenlerden olmak istersen ol. Çünkü güneş doğuncaya kadarki o vakitlerde kılınacak namazlara melekler bizzat şahitlik ederler”

Ramazan Ayı

Kur’an-ı Kerim’de Allah-u Teâlâ bu ayda yapılacak duaların kabul edileceğini bizzat Bakara Suresi’nde bildirmiştir;

“( O Sayılı Günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolu ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan Ayıdır”

Kadir Gecesi

Ramazan Ayı’nın son 10 gününde Efendimiz (s.a.v) hiç bir zaman olmadığı kadar ibadet ve kulluk için çaba gösterirdi. Kendisine;

“O gece nasıl dua edelim” diye soran Aişe Validimize;

“Allah’ım! Sen affedicisin. Affı seversin. Beni Affe” duasını öğretmiştir.

Ezan ile kamet arasındaki vakitler

Efendimiz (s.av) Allah’ın dualara icabet ettiği vakitlerin olduğunu bildirdi. Ezan ile kamet arasındaki vakitler duaların geri çevrilemeyeceği özel vakitlerdir. ( Tirmizi )

Bu konuda Cabir b.Abdullah (r.a) Efendimiz (s.a.v)’den rivayetle

“Kendinize, çocuklarınıza, hizmetçilerinize ve mallarınıza beddua etmeyiniz. Olur ki, Allah’tan istenilenlerin ihsan edildiği bir vakte rastlarsınız da Allah dileğinizi kabul ediverir.”

Arefe Günü

Peygamber Efendimiz (s.a.v) arefe günü Arafat’ta yapılan duaların en hayırlısı olarak” müjdelemiştir. Ve bu gün hakkında şu sözleri söylemiştir.

“Allah-u Teâlâ’nın arefe günü insanları bağışladığından daha fazla bağışladığı bir gün yoktur. Allah-u Teâlâ arefe günü kullarına rahmeti ile yaklaşır, sonra meleklere karşı onlarla iftihar ederek; “Bunlar ne diliyorlar?” diye sorar.”

Cuma Günü

Efendimiz (s.a.v)’in ifadesi ile üzerine güneş doğan en hayırlı gün Cuma Günüdür. Bu gün yapılan duaların kabul olacağı vakti şu sözleri ile bildirmiştir;

“Cuma günü ( Onda öyle bir vakit vardır ki kim o ana denk gelir Allah’tan bir dilekte bulunursa, Allah (c.c) ona muradını verir. Bu vakit gizli olmakta birlikte bir rivayete göre hutbe ile namaz arasındaki vakittir.”(Müslim)

Şaban Ayının 15. Gecesi ( Berat Kandili)

Bu gece hakkında Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur;

“Şaban ayının onbeşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünde (onbeşinci günde) oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca allah-u Teâlâ dünyaya en yakın göğe inerek (rahmet nazarı ile bakarak ) fecir oluncaya kadar, “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu bağışlayayım. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. Belaya duçar olan yok mu, ona afiyet vereyim. Şöyle olan yok mu, böyle olan yok mu” buyurur”.

Gece namazlarından sonra ve farz namazlarından sonrası

Efendimiz (s.a.v)’e;

“Ya Resullah, hangi dua kabule daha şayandır” diye sorulunca Efendimiz (s.a.v) şu cevabı vermiştir;

“Gece namazlarının ve farz namazlarının arkasınan yapılan dualar”

  • Duaların kabul olacağı mekanlar
Mekke

Peygamber Efendimiz (s.a.v) bu şehirde duaya bir başka özen gösteriyordu. O duanın kabul olduğu anlardan birinide Kabe’nin ilk göründüğü o an olduğunu bildirmiştir.

Arafat

Peygamber Efendimiz (s.a.v) arefe günü Arafat’ta yapılan duaların en hayırlısı olarak” müjdelemiştir.

Medine

Müslümanlar için bir başka özel mekan’da Medinedir. Efendimiz (s.a.v) Medine’nin bereketli olması için dua etmiştir. Medine de Mekke gibi bütün Müslümanlar için duaların kabul edildiği ve ibadetlerin daha faziletli sayıldığı bir mekan olarak kabul edilmiştir.

  • Duası Kabul Olan Kişiler
Mazlum Kişilerin Duası

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Muaz b. Cebel’i Yemen’e gönderirken ona Mazlum’ların duasından (fena duasından )sakınmasını tavsiye eder ve şöyle buyurur;

“Mazlum ile Allah (c.c.) arasında ( Duanın kabulune mani olacak) bir perde yoktur”

Hastanın Duası

Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:

“Bir hastanın yanına girdiğin zaman sana dua etmesini ondan iste. Zira hastaların duası meleklerin duası gibidir.” ( İbn Mâce )

“Hastaları ziyarete gidiniz. Ve onların size dua etmelerini isteyiniz. Çünkü hastanın duası kabul, günahı da afvolunmuştur” buyurmuşlardır. ( Taberani ve Beyhaki )

Anne Babanın Evlatlarına Duası

Peygamber Efendimiz (s.a.v)

“Allah’ın kabul ettiği üç müstecab dua vardır. Bunların icâbete mazhariyetleri hususunda hiç bir şekk yoktur. Mazlumun duası, misafirin duası, babanın evladına duası.” ( Tirmizî )

Oruçlunun Duası

Oruçlu kimsenin uykusu ibadettir, sükût etmesi tesbihtir. İşlediği ameli iki kat sevaplıdır. Duası makbuldür ve günahı af olunmuştur” buyurmuşlardır. (Taberani )

“Oruçlu kimsenin iftar vakti kabul olunmuş bir duası vardır.” (Nesei )